Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14022
Karar No: 2019/844
Karar Tarihi: 06.02.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/14022 Esas 2019/844 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/14022 E.  ,  2019/844 K.

    "İçtihat Metni"



    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirttiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum ve davalı .... ve Yapı End. San. Tic. A.Ş. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dava, 02.05.2013 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir ve yapılan cenaze masrafı nedeniyle oluşan kurum zararının davalılardan müştereken müteselsilen tahsili istemine ilişkin olup, açılan davanın yasal dayanağı, olay tarihinde yürürlükte bulunan 5510 sayılı Kanun"un 21. maddesidir. Mahkemece, mevcut raporlar arasındaki çelişkiler giderilmeksizin ve ceza dosyasındaki maddi olgular ve sigortalının asli kusurlu bulunuşu dikkate alınmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile davalılar yönünden %90 kusur üzerinden taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Eldeki dosyada bulunan bilgi ve belgelerden; 02.05.2013 günü davalı .... ve Yapı End. San. Tic. A.Ş. hazır beton tesisinde, beton üretiminin yapılması ve satış alanlarında çalışacak işe uygun nitelikte personel temini konulu sözleşme uyarınca diğer davalı .... Madencilik San. Tic. Ltd. Şti. tarafından istihdam edilen kazalı...."ın; hazır beton tesisinin çimento siloları ile beton karıştırıcısı kumanda odasının arasında kalan boşluk zeminde, hazır beton taşıyan mikserlerden dökülerek biriken beton artıklarını hiltiyle (kırıcı ve delici ucu bulunan elektrikle çalışan iş ekipmanı) kırarak temizleme işini yaparken, hiltinin metal ucunun işyeri zemininin takriben 15-20 santimetre alt kısmından geçmekte olan elektrik kablosuna temas etmesi, elektrik kablosunun dışındaki plastik izolasyon kısmının hasar görmesi sonucu kablo içindeki bakır kısma hiltinin metal ucunun temas etmesi sonucu, sigortalı..."ın elektrik akımına kapılarak vefat etmesi biçiminde gerçekleşen olayda, müteveffa sigortalının aklıselim ve tecrübeli işçi olmasına rağmen dikkatsizce davranarak zemindeki beton atıklarını kırarak temizlemek amacıyla kullandığı hiltiyi aşırı derin kullanması ve elektrik kablosuna temas ettirmesi şeklindeki baskın kusuru nedeniyle söz konusu olayın meydana geldiği, cezada alınan 07.06.2014 tarihli raporda; maktul ....’ın cezai yönden Asli kusurlu, asıl işveren A.Ş. teknik yetkililerinin cezai yönden Asli kusurlu olduğu,alt işveren Ltd. Şti. teknik yetkililerinin cezai yönden Tali kusurlu olduğu, .... Madencilik San. Tic. Ltd. Şti. tesis müdürü... Madencilik San. Tic. Ltd. Şti. şantiye şefi ....’nin cezai yönden birlikte ve eşit olarak Tali kusurlu bulunduğu, yine 30.08.2014 tarihli bilirkişi raporunda kaza olayının meydana gelmesinde, maktul ....’ın cezai yönden Asli kusurlu olduğu, asıl işveren.... Beton ve Yapı End. San. Tic. A.Ş. ile maktulü bu işyerinde işçi olarak istihdam eden alt işveren Karten Madencilik San. Tic. Ltd. Şti.’nin olayda Tali kusurlu bulundukları, işbu davada alınan 07.05.2015 tarihli raporda kazalı işçi %10, davalı asıl işveren A.Ş. %60, alt işveren limited şirket %30 oranlarında kusurlu bulundukarı, mahkemece alınan 20.09.2015 tarihli 2. kusur raporunda ise, asıl işveren Varol Beton ve Yapı End. San. Tic. A.Ş. %50, alt işveren ....Madencilik San. Tic. Ltd. Şti %30, kazalı işçi %10, alt işveren şirket müdürü .... %5, alt işveren şirket şantiye şefi .... %5 oranında kusurlu bulundukları, böylece 2. raporun da çelişkiyi gidermekten uzak ve oluşa uygun olmadığı anlaşılmıştır.
    Kusur raporlarının, 506 sayılı Yasa, 4857 sayılı Yasa"nın 77. ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü"nün 2 vd. maddelerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. 4857 sayılı Yasa"nın 77. maddesi; “İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler. İşverenler, işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar...” düzenlemesini içermektedir. Anılan düzenleme, işçiyi gözetim ödevi ve insan yaşamının üstün değer olarak korunması gereğinden hareketle; salt mevzuatta öngörülen önlemlerle yetinilmeyip, bilimsel ve teknolojik gelişimin ulaştığı aşama uyarınca alınması gereken önlemlerin de işveren tarafından alınmasını zorunlu kılmaktadır. İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar ayrıntılı olarak irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır.
    Ayrıca 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 74. maddesi (Mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu 53. madde) hükmü uyarınca hukuk hakimi ceza davasında alınmış kusur raporu ile bağlı değilse de kesinleşmiş ceza ilamıyla saptanmış maddi olgularla bağlıdır.
    Ceza mahkemesi kendine has usuli olanakları nedeniyle hükme esas aldığı maddi olayların varlığını saptamada daha geniş yetkilere sahiptir. Bu nedenle, hukuk hakiminin, ceza hakiminin fiilin hukuka aykırılığını ve illiyet bağı saptayan maddi vakıa konusundaki kabulü ve ceza mahkemesinin kabul ettiği olayın gerçekleşme şekli diğer bir deyişle maddi vakıanın kabulü konusunda kesinleşmiş olan bir mahkumiyet veya maddi vakıa tespiti yapan beraat hükmüyle bağlı olacağı hem ilmi (Prof. Dr. Kemal Gözler, “Res Judicata’nın Türkçesi Üzerine”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt 56, Sayı 2, 2007, s.45-61 ) hem de kökleşmiş kazai içtihatlarla benimsenmiş bulunmaktadır
    Borçlar Kanununun 53. maddesi hükmüne göre, kusurun takdiri ve zarar miktarının tayini hususunda hukuk hakimi ceza mahkemesi kararı ile bağlı değil ise de ceza mahkemesinde saptanan maddi olgularla bağlı olduğundan, mahkumiyetin kesinleşmesi halinde mahkum olanlara az da olsa bir miktar kusur verilmesi gerekmektedir.
    Öte yandan, sigortalı veya hak sahipleri tarafından tazmin sorumluları aleyhine açılan tazminat davalarında alınan kusur tespitine ilişkin bilirkişi raporuyla ulaşılan sonuçlar, rücu davasında; tazminat davasında kurumun taraf olmaması nedeniyle bağlayıcı nitelikte bulunmamakta, işçi sağlığı ve iş güvenliği kuralları yönünden ayrıntılı irdeleme içermesi ve kesinleşmesi halinde güçlü delil olarak kabul edilebilmektedir.
    Yukarıda açıklanan hukuki ve maddi olgular ışığında mahkemece özellikle ceza dosyasındaki belirlenen maddi olgular ve müteveffa sigortalının olayda asli kusurlu bulunuşu gözetilerek yeniden olayın gerçekleştiği iş kolunda iş güvenliği bakımından uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetinden iş güvenliği mevzuatına göre hangi önlemlerin alınması gerekeceği, buna göre davada kusurlu olan tarafların kusur oran ve durumlarını ayrıştırarak, soyut ifadelere dayanmadan, net şekilde ortaya koyan, oluşa uygun ve mevcut raporlar arasındaki çelişkileri giderebilecek nitelikte kusur raporu alınarak, elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir.
    Ayrıca hükmü temyiz etmeyenler yönünden davacı kurum lehine oluşan usuli kazanılmış hak gözetilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı Kurum vekili ve davalı.... Beton ve Yapı End. San. Tic. A.Ş. vekilince bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı .... Beton ve Yapı End. San. Tic. A.Ş."ye iadesine, 06.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi