Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8197
Karar No: 2018/1199
Karar Tarihi: 19.02.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/8197 Esas 2018/1199 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalıya önalım hakkına dayalı olarak dava konusu parseldeki 2/8 hissenin tapu kaydının iptal edilmesi ve kendi adına tescil edilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı, dava reddedilerek fiili taksimi mevcut olduğunu savunmuştur. Mahkeme, davayı kabul ederek iptal ve tescil kararı vermiştir. Ancak Yargıtay bu kararı bozmuş ve davanın reddedilmesi gerektiğine hükmetmiştir. Yeniden yapılan yargılamada da davanın reddi kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesi (dürüstlük kuralı)
14. Hukuk Dairesi         2015/8197 E.  ,  2018/1199 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.01.2010 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R
    Dava, önalım hakkına dayalı olarak dava konusu 190 parselde 2/8 hissenin tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkindir.
    Davalı fiili taksimin mevcut olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dairemizin 2013/16536 E, 2014/3688 K sayılı ilamı ile "" dava konusu 190 parselde davacı ... 1/8, davalı ... ise 2/8 paya sahiptir. Taraflar dışında taşınmazın 2/8’er hissesi... e ve ..., 1/8 hissesi de ... adına kayıtlıdır. Davalının taşınmaz paydaşlarından ...’den dava konusu 2/8 hisseyi 18.01.2008 tarihinde satış suretiyle edinmesi sonrası taşınmazda paydaş olduğu anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından, ilk keşif sonrası düzenlenen fen bilirkişi krokili raporunda dava konusu taşınmazın üç paydaş tarafından kullanıldığı ve davacının zeminde kullandığı bir yerin olmadığı belirtilmiş ise de, yapılan ikinci keşifte özellikle davalı tanığı ...’ün fiili kullanıma ilişkin tutarlı ve ayrıntılı beyanına uygun olarak düzenlenen 12.06.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda dava konusu payın bulunduğu taşınmazın krokide A harfli kısmının davalıya pay satan ..., D harfli kısmının da davacı ... tarafından kullanıldığı ve davacının önceki paydaş zamanında bu kullanıma karşı çıkmadığı anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca, davacının önalım hakkının kullanılması TMK’nın 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir."" gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.
    Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-12.06.2013 tarihinde davacı vekili tarafından 74.841,00 TL önalım bedeli depo edilmiş, ancak mahkemece 10.02.2015 tarih, 2014/481 E, 2015/83 K sayılı ilam ile davanın reddine karar verilmiş olmasına rağmen söz konusu önalım bedelinin davacıya iadesine karar verilmemiştir. Hükmün bu bölümü doğru görülmemiş ise de kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca hüküm sonucuna ""depo edilen 74.841,00 TL önalım bedelinin davacıya iadesine"" sözcüklerinin eklenmesi suretiyle düzeltilmesine hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi