Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8552
Karar No: 2018/1190
Karar Tarihi: 19.02.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/8552 Esas 2018/1190 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı komşusuyla davalı karakol inşaatının bitişikte olduğu yerde yaşamaktadır. İnşaat sırasında çıkan hafriyatın doğru bir şekilde bertaraf edilmemesi sonucu, taşınmazında kaymalar oluşmuştur. Evin kullanılamaz hale geldiği, ahırın zarar gördüğü ve tarlanın tarla vasfını kaybettiği belirtilerek, eski hale getirilmesi istenmiş ve bu mümkün olmazsa 1.000 TL maddi tazminat talep edilmiştir. Davalı, ihaleyi yüklenen Kurum’a yönlendirme yaparak davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme, idari yargının görevli olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Ancak temyize giden davada, davacı vekili idari yargının uyuşmazlığın esasına ilişkin karar vermek konusunda yetkili olmadığını savunarak hükmün bozulmasını istemiştir.
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, idari yargının görevli olmadığını ve uyuşmazlığın adli yargıda görülmesi gerektiğini belirterek mahkemenin verdiği kararı bozmuştur.
Kanun maddeleri: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesi – İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı
14. Hukuk Dairesi         2015/8552 E.  ,  2018/1190 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.03.2014 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle eski hale getirme olmazsa tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle davanın reddine dair verilen 13.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R
    Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan eski hale getirme olmazsa tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkillerinin ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkii, 11 ada 107 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, bu taşınmazın içerisinde müvekkilinin yaşadığı ev, ahır ve tarlasının bulunduğunu, taşınmazının bitişiğinde davalı tarafından yapılmakta olan karakol inşaatından çıkan hafriyatın herhangi bir tedbir alınmaksızın döküldüğü ve bir tepe oluşturduğunu, gerekli önlemlerin alınmaması üzerine toprağın kayarak müvekkilinin taşınmazında da kaymalar oluşturduğunu, taşınmazın üzerindeki evin kullanılamaz hale geldiğini, ahırın zarar gördüğünü, tarlasının tarla vasfını kaybettiğini ve evin su borularının kırıldığını belirterek, taşınmazda bulunan evin, ahırın ve tarlanın eski hale getirilmesini, bunun mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı vekili, davanın ihaleyi yüklenen ... Başkanlığına yöneltilmesi gerektiğinden bahisle davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “idari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı” başlıklı 2. maddesinde idari dava türleri ve idari yargı yetkisi açıkça düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için açılan iptal davaları, idari eylem ve işlemlerden dolayı açılan tam yargı davaları ve idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan anlaşmazlıklara ilişkin davalar olarak gösterilmiştir.
    Bu bağlamda, davacı vekilinin komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi veya tazminat istemine ilişkin davası adli yargıda görülerek çözümlenmesi gereken uyuşmazlıklardandır. Mahkemece uyuşmazlığın esastan karara bağlanması gerekirken, idari yargının görevli olduğundan bahisle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi