Esas No: 2022/3825
Karar No: 2022/3601
Karar Tarihi: 31.05.2022
Danıştay 8. Daire 2022/3825 Esas 2022/3601 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'te yapılan değişiklikle eklenen maddenin iptali istemiyle açılan davada, davacı odanın güncel, kişisel ve meşru bir menfaat ilişkisi bulunmadığı için davanın ehliyet yönünden reddedilmesi kararına varılmıştır. İdari yargılama usulü kanunu ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu'nun ilgili maddeleri açıklandıktan sonra, kararı temyiz edebilecekleri belirtilmiştir. Kanunlar: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesi, 14. maddesi, 15. maddesi ve 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu'nun 1. maddesi, 2. maddesi, 3. maddesi, 18.12.2004 tarih ve 25674 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği Mimarlar Odası Ana Yönetmeliği'nin 6. maddesi.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/3825
Karar No : 2022/3601
DAVACI : … Odası
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … Bakanlığı
DAVANIN ÖZETİ : 01/03/2022 gün ve 31765 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1. maddesi ile eklenen Maden Yönetmeliğinin 115. maddesinin 4. fıkrasının iptaline karar verilmesi istemidir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davaya konu edilen Yönetmelik hükmü ile davalı arasında meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilişkisi bulunmadığından, davanın ehliyet yönünden reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince, dava dilekçesi ve ekleri 2577 sayılı Yasanın 14. maddesi uyarınca incelenerek işin gereği görüşüldü.
Dava; 01/03/2022 gün ve 31765 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1. maddesi ile eklenen Maden Yönetmeliğinin 115. maddesinin 4. fıkrasının iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinde, iptal davalarının, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu, maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılabilecekleri kurala bağlanmıştır.
Aynı Kanun'un "Dilekçeler üzerine ilk inceleme" başlığını taşıyan 14. maddesinin 3/c bendinde, dilekçelerin ehliyet yönünden inceleneceği; 6. fıkrasında ilk incelemeye ilişkin hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı; ''İlk inceleme üzerine verilecek karar'' başlığını taşıyan 15. maddenin 1/b bendinde de, 14. maddenin 3/c bendinde yazılı hallerde davanın reddine karar verileceği düzenlenmiştir.
6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu'nun 1. maddesinde, Birliğin kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olduğu belirtilmiş, 2. maddesinde de, mühendislik ve mimarlık mesleği mensuplarının müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlakını korumak için gerekli gördüğü tüm teşebbüs ve faaliyetlerde bulunmak Birliğin kuruluş amaçları arasında sayılmıştır.
Öte yandan, 02/12/2002 günlü Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ana Yönetmeliği'nin "Birliğin ve Bağlı Odaların Amaçları" başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde de, ''Mühendislik ve mimarlık mesleği mensuplarının ortak gereksinmelerini karşılamak, mesleki etkinlikleri kolaylaştırmak, mesleğin genel yararlara uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halkla olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlakını korumak; kamunun ve ülkenin çıkarlarının korunmasında, yurdun doğal kaynaklarının bulunmasında, korunmasında ve işletilmesinde, çevre ve tarihi değerlerin ve kültürel mirasın korunmasında, tarımsal ve sınai üretimin artırılmasında, ülkenin sanatsal ve teknik kalkınmasında gerekli gördüğü tüm girişim ve etkinliklerde bulunmak'' hükmü düzenlenmiş olup, 18.12.2004 tarih ve 25674
sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği Mimarlar Odası Ana Yönetmeliği'nin "Odanın Amaçları" başlıklı 6. maddesinde, '' Odanın başlıca amaçları; Mesleki alanda ülke ve kamu çıkarları ile uluslararası gelişmeler çerçevesinde çalışmalar yapmak, mesleğin ve üyelerin değişen toplumsal ve ekonomik yapı içindeki değişen konumlarını izlemek, tespit etmek, değerlendirmek, mesleğin ve üyelerin görev, yetki ve sorumluluklarını düzenlemek, ulusal ve uluslararası ölçekte mesleğin gelişmesini izlemek ve sağlamak, meslek onurunu ve üye haklarını korumak, ülke içinde ve dışında tüm resmi ve özel kuruluşlarla işbirliği yaparak, mesleğin uygulama ve kuram alanında gelişmesini sağlamak üzere her türlü etkinliklerde bulunmak; bilimsel ve teknik evrakı inceleyerek gereken mesleki denetimleri yapmak, mimarlık uygulamasıyla ilgili standart ve normları, yönetmelik ve teknik şartnameleri araştırmak ve incelemek, gerekli düzenlemeleri yapmak, eğitim kurumlarıyla işbirliği yaparak mesleki eğitimin gelişmesine katkıda bulunmak, üyeler arasındaki dayanışmayı sağlamak ve haksız rekabeti önlemek, mimarlık kültürünün korunmasını ve geliştirilmesini sağlamak, bu doğrultudaki başarılı çalışmaları özendirmektir.'' hükmüne yer verilmiştir.
İptal davaları, idarenin hukuka uygun davranmasını sağlayan en önemli denetim araçlarından olmakla birlikte; her idari işleme karşı herkes tarafından iptal davası açılmasının idari
işlemlerde istikrarsızlığa neden olmaması ve idarenin işleyişinin bu yüzden olumsuz etkilenmemesi için, dava konusu edilecek işlem ile dava açacak kişi arasında belli ölçüler içinde menfaat ilişkisi bulunmasını öngören yasa koyucu, iptal davaları için menfaat ihlalini, subjektif ehliyet koşulu olarak aramaktadır.
İptal davalarındaki subjektif ehliyet koşulunun, doğrudan doğruya hukuk devletinin yapılandırılması ve sürdürülmesine ilişkin bir sorun olması dolayısıyla, idari işlemlerin hukuka uygunluğunun iptal davası yoluyla denetlenmesini engellemeyecek bir biçimde anlaşılması gerekmektedir.
İptal davasının içtihat ve doktrinde belirlenen hukuki nitelikleri göz önüne alındığında, idari işlemlerin, ancak bu idari işlemle meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilgisi kurulabilenler tarafından iptal davasına konu edilebileceği kabul edilmektedir.
Taraf ilişkisinin kurulması için gerekli olan kişisel, meşru ve güncel bir menfaat ilgisinin varlığı, davanın niteliğine ve özelliğine göre idari yargı yerlerince belirlenmekte, davacının idari işlemle ciddi ve makul, maddi ve manevi bir ilişkisinin, hukuken korunması gereken bir menfaat bağının bulunması dava açma ehliyeti için gerekli sayılmaktadır.
Bu bağlamda; davaya konu Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile davacı Oda arasında güncel, kişisel ve meşru bir menfaat ilişkisinin bulunduğunun kabulüne olanak bulunmadığından, davanın ehliyet yönünden reddi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle,
1- 2577 sayılı Kanun'un 15/1-b bendi uyarınca DAVANIN EHLİYET YÖNÜNDEN REDDİNE,
2- Aşağıda dökümü yapılan … TL yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan … TL yürütmenin durdurulması harcı ile posta ücreti avansından artan miktarın ise kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
3- Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 31/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.