MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Adli emanetin 2012/1979 sırasında kayıtlı suça konu çekin dosyada delil olarak saklanmasına mahallinde karar verilmesi mümkün görülmüştür.
1-Sahtecilik suçuna konu olan belgenin hukuki bir belge olarak nitelendirilebilmesi için, kişiyi hukuki yükümlülük altına sokabilecek ve hukuki sonuç doğurabilecek nitelikte olması ve buna bağlı olarak resmi belge niteliğindeki çeklerde ise keşideci imzası, lehdar ismi, borç miktarı, keşide yeri ve tarihinin bulunması gerektiği, unsurlarının eksik olması durumunda yasal anlamda bir resmi belgeden söz edilemeyeceği; somut olayda sanığın üzerinde ele geçirilen suç konusu çek yaprağında sadece keşideci imzasının bulunduğu anlaşıldığından, bu haliyle herhangi bir borç doğurmayacağı ve belge olarak nitelendirilemeyeceği için resmi belgede sahtecilik suçunun da unsurları itibarıyla oluşmadığı dikkate alınmadan, sanığın beraati yerine resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 30.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.