Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/799
Karar No: 2019/7884

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/799 Esas 2019/7884 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2019/799 E.  ,  2019/7884 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUKDAİRESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 01/11/2017 tarih ve 2017/297 E- 2017/1164 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi"nce verilen 06/12/2018 tarih ve 2018/458 E- 2018/1559 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, SGK"dan gelen 10/02/2017 tarihinde tebellüğ edilen ödeme emri üzerine müvekkilinin davalı şirketin dışarıdan atanmış müdürü olduğunu öğrendiğini, ancak davalı şirketle hukuki veya ticari ilişkisi olmadığını, şirketle ilgili hiç tebligat yapılmadığını, şirketin hiçbir toplantısına katılmadığını, müvekkilinin imzası ile bir işlem yapılmasının söz konusu olmadığını, müvekkili adına atılan imzaların sahte olduğunu, davalı firma tarafından müvekkilinin müdür olarak atanmasına ilişkin kararların müvekkilinin iradesi dışında alındığını, alınan kararların yok hükmünde olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin müdür olarak atanmasına ilişkin davalı şirketin 15/04/2005 tarihli ortaklar kurulu kararı ile müvekkilinin temsil yetkisinin devamına ilişkin 10/03/2010 tarihli ortaklar kurulu kararlarının verildiği tarih itibariyle batıl olduklarının tespiti ile söz konusu kararların geriye dönük olarak iptaline/ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ..., 10/03/2010 yılında ortaklık hisselerini ... ile ..."e devrederek ortaklıktan ayrıldığını, davacının kendi arzusu ve imzası ile şirkete müdür olarak atandığını, davacının bu süreç içerisinde müdürlük yetkilerini kullandığını belirtmiştir.
    Davalı ..., şirket kurulduğu zaman davacının inşaat işlerinden anlaması nedeniyle müdürlük konusunda davacıya teklifte bulunulduğunu, davacının teklifi önce kabul edip daha sonra sağlık sebepleri ve işlerinin yoğunluğu nedeniyle işi yapamayacağını söylediğini, davacının şirket müdürlüğünü yapmayacağını şirketin muhasebecisine bildirdiklerini ancak şahsın müdürlükle ilgili toplantı karar tutanağını düzenlemediğini, daha sonraki dönemlerde bu hususun sehven unutulduğunu ve müdürlüğüne son verilmesi ile ilgili bir karar alınmadığını, davacının hiç bir zaman şirkette fiilen müdürlük yapmadığını belirtmiştir.
    Davalı ..., şirkette olan hisselerini 22.02.2006 tarihli hisse devir sözleşmesi ve aynı tarihli ortaklar kurulu kararı ile ...’e devrederek şirketle bağını kopardığını, bu nedenle davanın kendisine yöneltilmesinin hatalı olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı şirkete usulüne uygun tebligat yapılmış, davaya cevap vermemiştir.
    İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafça açılan davada 10/02/2017 tarihinde gelen SGK ödeme emri evrakına kadar davalı şirket müdürü olduğundan haberdar olunmadığı, ödeme emri ile bu durumun öğrenildiği ileri sürülmüş ise de sicil dosyasında mevcut noter evrakı uyarınca davacının, davalı şirkete müdür olarak atandığını bilerek imza beyannamesi düzenlediği, bu tarihten sonra şirket müdürlüğünden istifa yoluna gitmediği gerekçesiyle şirkete yönelik olarak açılan davanın esas yönünden, ortakların ise bu davada husumet ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle diğer davalılara yönelik davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davacının müdür atanmasına ilişkin ortaklar kurulu kararının alındığı tarihte yürürlükte olan eTTK’nun 541.maddesine göre şirket mukavelesi veya umumi heyet kararıyla şirketin idare ve temsili, ortak olmayan kimselere de bırakılabileceği, davalı şirketin 15.4.2005 tarih ve 6 sayılı ortaklar kurulu kararı ile davacının davalı şirkete şirket ortağı ... ile müşterek imza yetkisi ile şirket dışından müdür olarak atandığı ve kararın ticaret siciline tescil ile Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği, akabinde Kartal 8. Noterine nüfus cüzdanı ile başvurarak 06/05/2005 tarih ve 10414 yevmiye numaralı imza sirküleri çıkartıldığı, 2005 yılında alınan seçim kararından sonra 2010 yılında da müdürlük görevinin devamına karar verildiği, ortaklar kurulu kararıyla temsil yetkisi verilen davacının müdürlük süresinin halen dolmadığı, istifa etmediği ve müdürlük görevine son verilmesine ilişkin bir ortaklar kurulu kararı da alınmadığı gerekçesiyle davalı şirket hakkındaki dava yerinde olmadığından; davalı şirket ortaklarına da husumet düşmeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 05/12/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi