Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/24761 Esas 2017/8832 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/24761
Karar No: 2017/8832
Karar Tarihi: 02.10.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/24761 Esas 2017/8832 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/24761 E.  ,  2017/8832 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR
    Davacı, davalı bankadan konut ve tüketici kredileri kullandığını, bu kredilere ilişkin olarak davalı banka tarafından haksız kesintiler yapıldığını, imzalanan kredi sözleşmelerinde yapılan kesintilere dair hükümlerin haksız şart olduğunu ileri sürerek davalı kurumdan kullanmış olduğu tüm kredilere ilişkin yapılan haksız kesintilerin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.275,00 TL"nın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 03.09.2014 tarihinde ıslah dilekçesi ile talebini 4.094,04 TL’na, 15/09/2014 tarihinde ikinci bir ıslah dilekçesi vererek 5.694,04 TL"na yükseltmiştir.
    Davalı, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
    Mahkemece, davalı tarafından verilen ikinci ıslah dilekçesinde talep edilen bedel yönünden davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-6100 sayılı HMK"nun 176/2.maddesi uyarınca aynı davada,‘taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilirler." hükmü öngörüldüğü gibi, aynı yasanın 177.maddesinde "ıslah tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir.’’hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, davacı vekili 03.09.2014 havale tarihli dilekçesi ile talep edilen miktarı 4.094,04 TL’ye yükseltmiş, 15/09/2014 havale tarihli dilekçesi ile de 5.694,04 TL’ye yükseltmiştir. Somut olayda, mahkemece ikinci ıslah talebinde belirtilen miktar üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı vekili, 15.09.2014 tarihli ikinci ıslah dilekçesi ile talep miktarını arttırmışsa da, açıklanan gerekçe ile davacı tarafın ikinci ıslah isteminin reddedilmesi gerekirken, bu hususlar gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bent gereğince davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 02/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.