Esas No: 2022/3309
Karar No: 2022/3607
Karar Tarihi: 31.05.2022
Danıştay 8. Daire 2022/3309 Esas 2022/3607 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Danıştay 8. Dairesi, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Jeoloji Mühendisleri Odası'nın Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 115. maddesinin 4. fıkrasının iptaline ilişkin açtığı davayı, davacı ile davalı arasında meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilişkisinin bulunmadığı gerekçesiyle ehliyetsizlik nedeniyle reddetti. Kararın gereği, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2., 14. ve 15. maddeleri çerçevesinde verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesi, \"iptal davalarının, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu, maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılabilecekleri\"ni belirlerken; 14. maddesi, dilekçelerin ehliyet yönünden inceleneceğini ve ilk incelemeye ilişkin hususların tespit edilmesi halinde davanın her safhasında uygulanacak hükümleri düzenlemektedir. Ayrıca, 15. maddesi, davaların reddine karar verileceğini belirtmekted
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/3309
Karar No : 2022/3607
DAVACI : ....
VEKİLİ : Av. ...
DAVALI : ...
DAVANIN ÖZETİ : ... gün ve ... sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1. maddesi ile eklenen Maden Yönetmeliğinin 115. maddesinin 4. fıkrasının iptaline karar verilmesi istemidir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ....
DÜŞÜNCESİ : Davaya konu edilen Yönetmelik hükmü ile davalı arasında meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilişkisi bulunmadığından, davanın ehliyet yönünden reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince, dava dilekçesi ve ekleri 2577 sayılı Yasanın 14. maddesi uyarınca incelenerek işin gereği görüşüldü.
Dava; 01/03/2022 gün ve 31765 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1. maddesi ile eklenen Maden Yönetmeliğinin 115. maddesinin 4. fıkrasının iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinde, iptal davalarının, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu, maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılabilecekleri kurala bağlanmıştır.
Aynı Kanun'un "Dilekçeler üzerine ilk inceleme" başlığını taşıyan 14. maddesinin 3/c bendinde, dilekçelerin ehliyet yönünden inceleneceği; 6. fıkrasında ilk incelemeye ilişkin hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı; ''İlk inceleme üzerine verilecek karar'' başlığını taşıyan 15. maddenin 1/b bendinde de, 14. maddenin 3/c bendinde yazılı hallerde davanın reddine karar verileceği düzenlenmiştir.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Jeoloji Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliğinin
5. maddesinin b fıkrasının 15. bendinde; kamu yararı doğrultusunda; yurt kalkınmasının vazgeçilmez kaynaklarından olan maden, içme ve kullanma amaçlı yeraltı ve yerüstü suları, su buharı, petrol ve benzeri doğal kaynakların araştırılması, bulunması ve işletilmesinin her aşamasında mesleki yetki ve sorumluluk sınırlarının belirlenmesi için gerekli bilimsel, teknik ve hukuksal çalışmaları yapmak; doğal kaynakların aranması, bulunması, işletilmesi, üretimi ve kalitesinin artırılması ve bu etkinlikler nedeniyle oluşacak çevre sorunları konularında her türlü çalışmayı yapmak, görüş belirtmek ve önerilerde bulunmak, hükmü yer almaktadır.
İptal davaları, idarenin hukuka uygun davranmasını sağlayan en önemli denetim araçlarından olmakla birlikte; her idari işleme karşı herkes tarafından iptal davası açılmasının idari
işlemlerde istikrarsızlığa neden olmaması ve idarenin işleyişinin bu yüzden olumsuz etkilenmemesi için, dava konusu edilecek işlem ile dava açacak kişi arasında belli ölçüler içinde menfaat ilişkisi bulunmasını öngören yasa koyucu, iptal davaları için menfaat ihlalini, subjektif ehliyet koşulu olarak aramaktadır.
İptal davalarındaki subjektif ehliyet koşulunun, doğrudan doğruya hukuk devletinin yapılandırılması ve sürdürülmesine ilişkin bir sorun olması dolayısıyla, idari işlemlerin hukuka uygunluğunun iptal davası yoluyla denetlenmesini engellemeyecek bir biçimde anlaşılması gerekmektedir.
İptal davasının içtihat ve doktrinde belirlenen hukuki nitelikleri göz önüne alındığında, idari işlemlerin, ancak bu idari işlemle meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilgisi kurulabilenler tarafından iptal davasına konu edilebileceği kabul edilmektedir.
Taraf ilişkisinin kurulması için gerekli olan kişisel, meşru ve güncel bir menfaat ilgisinin varlığı, davanın niteliğine ve özelliğine göre idari yargı yerlerince belirlenmekte, davacının idari işlemle ciddi ve makul, maddi ve manevi bir ilişkisinin, hukuken korunması gereken bir menfaat bağının bulunması dava açma ehliyeti için gerekli sayılmaktadır.
Bu bağlamda; davaya konu Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile davacı Oda arasında güncel, kişisel ve meşru bir menfaat ilişkisinin bulunduğunun kabulüne olanak bulunmadığından, davanın ehliyet yönünden reddi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle,
1-2577 sayılı Kanun'un 15/1-b bendi uyarınca davanın ehliyet yönünden reddine,
2-Aşağıda dökümü yapılan ... TL yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan ...TL yürütmenin durdurulması harcı ile posta ücreti avansından artan miktarın ise kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
3-Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 31/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.