MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : İhmali davranışla görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Katılanın Kemaliye Kadastro Mahkemesinde kadastro tespitine itiraza dair açtığı davanın ilk celsesinde kimlik tespitinin yapıldığı ve adres bilgilerinin tutanağa geçirildiği, davanın ikinci duruşmasının 02/07/2008 tarihine bırakıldığı, celse arasında 24/06/2008 tarihinde katılan ile aynı ad ve soyadı taşıyan fakat diğer kimlik bilgileri farklı olan ... ...’nın dosyaya davadan feragat ettiğine dair dilekçe sunduğu, dilekçenin adliyede yazı işleri müdürü olan sanık ... tarafından “İşbu dilekçeyi veren Davacı ... nın kimliğinin fotokopisi alınarak dilekçeye eklenmiş olup, dilekçedeki imzanın kendisine ait olduğu tasdik olunur.” şerhi yazılmak suretiyle kimlik tespiti yapılmadan imzalanarak dosyasına havale edildiği, ikinci duruşmada feragat nedeniyle davanın reddine karar verildiği, gerekçeli kararın adliyede zabıt katibi olarak görev yapan sanık ... tarafından katılanın adına fakat katılanın dava dilekçesinde ve mahkemede belirttiği adresi yerine davalı...’nın adresine tebliğe çıkartılarak kesinleşmesinin sağlandığı, sanıkların bu şekilde gerçekleşen eylemleri neticesinde katılanın açmış olduğu davanın reddine karar verilerek yargılamanın yenilenmesi kanun yoluna başvurmak zorunda kalmasına ve 2 yıldan uzun bir süre davanın sonuçlanmasının gecikmesine sebebiyet vermek suretiyle mağduriyetine neden oldukları, bu şekilde üzerlerine atılı icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçunu işledikleri tüm dosya kapsamına göre sabit olduğu halde yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde beraat hükümleri kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.