Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/63
Karar No: 2019/824
Karar Tarihi: 06.02.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/63 Esas 2019/824 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2019/63 E.  ,  2019/824 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye Mahkemesi : ....Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

    Dava, yaşamlarını yitiren sigortalı eş ve baba üzerinden hak sahibi sıfatıyla çift ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ile aksine kurum işleminin iptali ve yapılan kesintilerin faiziyle iadesi istemine ilişkindir. 
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı avukatınca istinaf yoluna başvurulması üzerine, ....Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf isteminin kabulü ile davanın kabulüne dair karar verilmiştir.
    ...Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davalı avukatı tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM:
    Davacı, eşinden ölüm aylığı aldığını, babası üzerinden de bağlanan ölüm aylığının daha sonra davalı Kurum tarafından kesildiğini belirterek, kurum işleminin iptali ile, çift ölüm aylığı alabileceğinin tespitini, aylığından yapılan kesintilerin faiziyle iadesini talep etmiştir.
    II-CEVAP:
    Davalı Kurum, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olarak aylık alanların, babalarından dolayı almakta oldukları ölüm aylığını kesen kurum işleminin yerinde olduğunu belirtmiştir.
    III-MAHKEME KARARI:
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    Yerel Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    ...Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince; “…Davalı Kurum, diğer aylıklara dokunmazken, 01/10/1972 – 03/10/2000 ve 08/08/2001 – 01/08/2003 döneminde ölen sigortalıların hak sahibi kız çocuklarına sonraki lehe olan yasal düzenlemeler gereğince bağladığı ölüm aylıklarını, diğer sosyal güvenlik kanunlarına göre eşlerinden bağlanan ölüm aylıklarını gelir testine tabi tutmuştur. Kurum, geçimini sağlayacak gelirleri bulunduğu gerekçesiyle bağlanan aylıkları iptal etmiş ve ödenen aylıklar nedeniyle borç tahakkuk ettirmiştir.
    … 1479 sayılı Yasanın 46/2. maddesi hükmü sadece 1479 sayılı Yasaya göre hem kocadan hem ana veya babadan ölüm aylığına hak kazanılması halinde uygulanabilir. Öteyandan, 5510 sayılı Yasanın geçici 1. maddesine göre, ölüm aylıklarının bağlanmasında vs. yürürlükten kalkan 1479, 506, 2926, 2925 sayılı Yasa hükümleri uygulanacağından, 5510 sayılı Yasanın 54. maddesinin de somut uyuşmazlıkta uygulama yeri yoktur.
    … Çeşitli yasal değişiklikler nedeniyle hak sahipleri açısından ölüm tarihlerine göre dört ayrı dönemin ikisi yönünden aylık bağlanması diğer iki dönem yönünden aylık bağlanmaması gerektiği yönündeki yorum açıkça T.C. Anayasasında yer alan eşitlik kuralına aykırı olduğu gibi genel hukuk ilkelerine de aykırıdır.
    Bu açıklamalar ışığında dava konusu olay değerlendirildiğinde, davalı Kurumun davacının babasından dolayı 1479 sayılı Kanun kapsamında aldığı ölüm aylığını, bağlandığı tarihten itibaren iptal ederek borç çıkarması işleminin hatalı olduğu anlaşılmıştır.” şeklinde özeti belirtilen gerekçelerle mahkeme hükmü kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı, 2926 sayılı Yasanın 27. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine göre, 01.01.1984-03.10.2000 ile 08.08.2001-02.08.2003 tarihleri arasında ölen sigortalıların hak sahibi kız çocuklarına aylık bağlanabilmesi için gelir unsuru yerine 3 tam yıl sigortalı olma ve sadece herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi işte çalışıp çalışmadıkları ile buralardan gelir ve aylık alıp almadıkları şartını gözeten kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek, ilgili istinaf mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir..
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Dosya kapsamı incelendiğinde, 03.03.2009 tarihinde yaşamını yitiren sigortalı eşi üzerinden 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince kendisine ölüm aylığı bağlanan davacının, 20.11.1986 günü ölen 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalı babası üzerinden de 07.02.2011 tarihli tahsis talebi dikkate alınarak 01.04.2009 tarihi başlangıç olmak üzere ölüm aylığı bağlandığı ve daha sonra, 2926 sayılı Yasanın 27. Maddesinin 1. Fıkrasının (c) bendine göre, 01.01.1984-03.10.2000 ile 08.08.2001-02.08.2003 tarihleri arasında ölen 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalıların hak sahibi kız çocuklarına aylık bağlanabilmesi için gelir unsuru yerine 3 tam yıl sigortalı olma ve sadece herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi işte çalışıp çalışmadıkları ile buralardan gelir ve aylık alıp almadıkları şartını yerine getirmediğinden bahisle aylığın iptal edildiği ve davacıya yersiz aylık nedeniyle borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34. maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54. maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.
    Belirtilen açıklamalar ışığında dava dosyası incelendiğinde, babası üzerinden aylık alma açısından hakkı doğuran olay eşinin vefat ettiği tarih olacağından, söz konusu tarihteki ilgili mevzuatın yukarıda belirtilen maddeleri uyarınca davacının çift aylığa hak kazanamadığı belirgindir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ...Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulune dair kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ : ...Bölge Adliye Mahkemesi 10. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, 06.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi