
Esas No: 2019/273
Karar No: 2019/815
Karar Tarihi: 30.01.2019
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/273 Esas 2019/815 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Hakkında verilen boşanma kararı kesinleşen davalıya, babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle kesilmesi sonucu tahakkuk ettirilen borcun tahsili için yapılan icra takibine vaki itiraz üzerine açılan işbu davada, mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası, davalının açmış olduğu, kurum işleminin iptali istemli ... 12. İdare Mahkemesinin 2014/939 Esas sayılı dava dosyasında, 5434 sayılı Yasada, aylığın boşanılan eşle fiilen birlikte yaşamaya devam edildiğinin tespiti durumunda kesileceğine dair bir düzenleme bulunmadığından bahisle verilen iptal kararının kesinleştiği gerekçesiyle, işbu davada yazılı şekilde hüküm kurulduğu anlaşılmış ise de, söz konusu karar eksik araştırmaya dayalıdır.
Danıştay incelemesinden geçerek kesinleşen ilgili İdare mahkemesi kararında her ne kadar ilgili kanunda birlikte yaşamaya devam edildiğinin tespiti durumunda aylığın kesileceğine dair bir düzenleme bulunmadığından bahisle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, somut olayda uygulanması gereken yasa maddesi, bir önceki bozma ilamımızda da belirtildiği üzere 5510 sayılı Yasa’nın 56. maddesi olup, mahkemece, davalının boşandıktan sonra eski eşi ile birlikte yaşama olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği yönünde araştırma yapılması gerekmektedir.
Yapılan araştırma sonrası verilecek hükmün (kesinleşmesi durumunda), kesinleşen idare mahkemesi hükmü arasında uyuşmazlığın oluştuğu durumda ise hüküm uyuşmazlığına ilişkin 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 24. ve devamı maddeleri gözetilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. .
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 30.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.