16. Hukuk Dairesi 2016/6088 E. , 2019/4911 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 104 ada 34, 50; 110 ada 2, 3, 4, 98; 111 ada 8, 101; 120 ada 3; 121 ada 155; 123 ada 55 parsel sayılı sırasıyla 6.516.29, 5.413.53, 9.827.79, 5.214.75, 1.955.53, 994.70, 6.002.86, 724.84, 4.581.59, 1.021.74, 2.084.29 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduklarından söz edilerek malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı ... tarafından davalılar aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan yüzölçümü artırımı davası, davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsellerin tutanağı ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın feragat nedeni ile reddine ve çekişmeli 121 ada 155 parsel ve 120 ada 3 parsellerin ... adına; 123 ada 55 parsel ve 110 ada 2 parsellerin ... adına; 111 ada 101 parsel ve 111 ada 98 parsellerin her biri 2 pay kabul edilerek 1"er payının ... adına, 1"er payının ... adına; 110 ada 3 parselin ... adına; 110 ada 4 parselin tamamı 2 pay kabul edilerek, 1 payının ... adına; 1 payının ... adına; 111 ada 8 parselin ... adına; 104 ada 34 parselin ve 104 ada 50 parselin ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ..., Çayıralan Sulh Hukuk Mahkemesi"nde 1972/137 Esas sayılı ... ve ... aleyhine açmış olduğu ortaklığın giderilmesi davada 05.05.1977 tarihinde yapılan keşif sonrası düzenlenen fen bilirkişisi krokisi ile tapudaki miktarların farklılık olması nedeniyle Çayıralan Asliye Hukuk Mahkemesi"nde 1978/418 Esas sayılı dönüm artırımı davası açmıştır. Açılmış olan davada tapu kaydının sınırı dağ olması nedeniyle davaya Hazine de dahil edilmiştir. Dava devam ederken dava konusu taşınmazlar hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılarak tutanağın malikhanesi boş bırakılmıştır. Dava konusu taşınmazlara ilişkin olarak 22.08.1989 tarihinde yapılan yapılan keşif sonrası alınan fen raporunda, dosyada mevcut Nisan 1325 tarih 163, 230,27 ve 40 nolu tapu kayıtlarının belirtilen dava konusu taşınmazlara uygulandığı, dava konusu yerlerin mahalli bilirkişi beyanına göre ölçüldüğü ve davacının dayandığı ortaklığın giderilmesi davasına göre düzenlenen krokilerin dava konusu yerleri kapsadığı ancak miktarı itibariyle kapsamadığı belirtilmiştir. Mahkemece yeniden keşif kararı verilmiş ise de keşif yapılmamış, davacı ... 18.03.2003 tarihinde 106 ada 14, 15 ve 16 parsel sayılı taşınmazlara karşı açmış olduğu davasından ve 20.10.2014 havale tarihli dilekçe ile kardeşlerine karşı ve diğer davalılara karşı açmış olduğu davalardan da feragat etmesi neticesinde mahkemece, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; 09.03.2015 ve 23.03.2015 tarihli duruşmalarda dinlenen tanık beyanları doğrultusunda davaya konu taşınmazlara ait kadastro tutanaklarının malikhanesi doldurulmuştur. Ne var ki, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 30/2. maddesi uyarınca kadastro hakimi davanın tarafları yönünden iddia ve savunma çerçevesinde hüküm kurarken taraflar ile bağlı kalmaksızın gerçek hak sahibinin tespit edilmesi için re"sen lüzum gördüğü diğer delilleri toplayarak, hak sahibi olduklarını saptadığı takdirde dava dışı 3. şahıslar hakkında da tescil kararı vermekle yükümlüdür. Somut olayda da malik hanesi açık olan çekişmeli taşınmazların malik hanelerinin de belirtilen madde hükmü gereğince doldurulması zorunludur.
Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi mahallinde 3 yerel bilirkişi, 3 kişilik ziraat bilirkişisi ve 1 fen bilirkişisi kuruluyla keşif yapılmak suretiyle tarafların dayandığı tüm kayıtlar yöntemince uygulanmalı, beraberde götürülecek teknik bilirkişiye taraflar arasında cereyan eden davalarla ilgili ilamlarla eki olan krokilerin ve dayanılan tüm kayıtların kapsamını belirtir, keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, taşınmazların niteliğinin ne olduğu tespit edilmeli, yapılan uygulama sonunda taşınmazın davacı tapusu kapsamında kalmayıp, devletin hüküm ve tasarrufunda olan yerlerden olmadığı da belirlenmesi halinde yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların öncesinin ne olduğu, kimden kime hangi yolla intikal ettiği, zilyetliğin başlangıç tarihi, süresi ve sürdürülüş biçimi hakkında maddi olaylara dayalı olarak ayrıntılı bilgi alınmalı. 3402 sayılı Yasa"nın 14. ve 17. maddesinde öngörülen şartların gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmalı, teknik bilirkişiye dayanılan kayıtların kapsamını belirtir keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazinenin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA; yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.07.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.