Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/574
Karar No: 2010/3460
Karar Tarihi: 24.06.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/574 Esas 2010/3460 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/574 E.  ,  2010/3460 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil

    ... ile ... ve Sabri Karagülle aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine, kısmen de karar verilmesine yer olmadığına dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 28.04.2009 gün ve 11/139 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı ile davalı ... taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı vekili, asıl dava dosyasına verdiği dava dilekçesinde ada ve parsel numarası gösterilen 14 parça taşınmazı ile birleşen ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/232 esas sayılı dosyasına verilen dava dilekçesinde ada ve parsel numarası gösterilen 9 parça taşınmazın ortak miras bırakan Lütfi’den kaldığını, terekenin taksim edilmediğini, taşınmazlar üzerinde miras payı bulunduğunu ancak, kadastro çalışmaları sırasında taşınmazların davalılar adına tespit edildiğini açıklayarak tapu kayıtlarının iptaliyle tüm mirasçılar adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiş, 28.04.2008 tarihli son oturumda talebini sınırlandırarak tapu kayıtlarının miras payı oranında iptaliyle adına tapuya tescilini istemiştir.
    Davacı, 16.09.2008 tarihli keşif sırasında dava konusu yaptığı parselleri göstererek dava dilekçesinde gösterilen parsellerin yanlışlıkla yazıldığını, yanlış yazılan bu parseller yönünden bir talebi bulunmadığını ileri sürmüş, 28.04.2009 tarihli oturumda ise birleşen dava dosyasındaki 137 ada 53 parsel, 166 ada 135 parsel, 150 ada 21 parsel ve 101 ada 34 parsel hakkındaki açmış olduğu davadan vazgeçtiğini bu taşınmazlara yönelik bir talebi bulunmadığını ileri sürmüştür.
    Davalılar Yüksel ve ... katıldıkları yargılama oturumlarında bir kısım taşınmazların taksim yoluyla kaldığını, bir kısım taşınmazlar üzerindeki davacı payının 11.12.1996 tarihli senetle satın alındığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
    Mahkemece, 146 ada 96 parsel, 166 ada 143 parsel, 166 ada 424 parsel, 166 ada 438 parsel, 174 ada 14 parsel ve 166 ada 107 parsel hakkındaki davanın kabulüne bu parsellerin tapu kayıtlarının 3/28 oranında iptaliyle davacı adına tapuya tesciline, 105 ada 55 parsel, 137 ada 23 parsel, 173 ada 13 parsel ve 174 ada 3 parsel hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, 137 ada 53 parsel, 166 ada 135 parsel, 150 ada 21 parsel, 101 ada 34 parsel hakkındaki davanın vazgeçme nedeniyle son bulmasına, diğer parseller hakkındaki dava yönünden vazgeçme nedeniyle karar verilmesine gerek bulunmadığına karar verilmesi üzerine; hükmün karar verilmesine yer olmadığına ilişkin bölümü davacı, kabule ilişkin bölümü ise davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava konusu parsellerin bir bölümü 2006 yılında kadastro yoluyla, bir bölümü ise 2008 yılında hükmen davalılar ile dava dışı kişiler adına tespit ve tescil edilmişlerdir.
    Dava; TMK. nun 713/1, 3402 sayılı Kanunun 14.maddesi uyarınca miras payına dayalı pay iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, yerel bilirkişi ve tanıklar tarafından taşınmazların 17.06.1989 tarihinde ölen ortak miras bırakan ...’den kaldığı, taşınmazların taksim edilmediği, davacının taşınmazlar üzerinde miras payı bulunduğu bildirildiğine, taksim olgusunu ileri süren davalı tarafça kanıtlanamadığına ve mahkemece davacının veraset belgesindeki payı oranında iptal ve tescile karar verildiğine göre, davalı ...’nin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün 146 ada 96 parsel, 166 ada 143, 424 ve 438 parseller ile 174 ada 14 parsele ilişkin hüküm bölümünün açıklanan nedenlerle ONANMASINA,
    Mahkemece birleşen dosyadaki bir kısım parseller yönünden vazgeçme nedeniyle davanın son bulmasına karar verilmiştir. Usul hukukumuzda davanın son bulmasına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Bu parseller hakkındaki davacının irade açıklaması davadan feragat niteliğinde kabul edilmesi gerektiğinde HUMK.nun 95. maddesi uyarınca 137 ada 53, 166 ada 135, 150 ada 21 ve 101 ada 34 sayılı parseller hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değil ise de taraflarca bu husus temyize konu edilmediğinden bu yön bozma nedeni yapılmamış, sadece hataya değinilmekle yetinilmiştir.
    Davacının temyiz itirazlarına gelince; mahkemece kararda açıklanan nedenlerle bir kısım parseller yönünden davacı tarafça bir talep bulunulmadığı açıklanarak bu parseller hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de mahkemece verilen bu karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Davacı asıl dava dosyasına verdiği dava dilekçesinde ada ve parsel numarası gösterilen taşınmazların ortak miras bırakandan kaldığını, terekenin taksim edilmediğini, taşınmazlar üzerinde miras payı bulunduğunu açıklayarak istekte bulunmuş, mahkemece, davacının 16.09.2008 tarihinde yapılan keşif sırasındaki beyanları esas alınmak suretiyle yazılı şekilde 101 ada 22 parsel, 144 ada 134, 194 ve 286 parsel, 166 ada 177 parsel, 181 ada 16 ve 38 parsel, 185 ada 8 parsel ve 194 ada 245 sayılı parseller hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Keşif sırasında davacının beyanları alınmış ise de davacı talebinin hangi parsellere yönelik olduğu, hangi parseller hakkında dava ve talebinin bulunmadığı açıkça sorularak (HUMK.nun m. 213 ve 230 ) davacının beyanı tutanağa geçirilmediği gibi teknik bilirkişi raporunda bu yönde yeterli açıklama bulunmamaktadır. Keşif sırasında dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar taşınmazların ortak miras bırakandan kaldığı ve taksim edilmediği, taşınmazlar üzerinde davacının miras payı bulunduğu bildirildiğine ve dava dilekçesinde uyuşmazlık konusu yapılan taşınmazların ada ve parsel numaraları açıkça belirtildiğine göre, mahkemece HUMK.nun 74. maddesi nazara alınarak davacının talebinin hangi parsellere yönelik olduğu, hangi parseller hakkında talep ve davasının bulunmadığı hususunun davacından açıkça sorularak belirlenmesi (HUMK.nun m. 213 ve 230) talep ve dava konusundaki duraksamanın giderilmesi gerekmektedir. Mahkemece bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan asıl dava dosyasında dava konusu edilen ve yukarıda ada ve parsel numarası gösterilen bir kısım taşınmazlar yönünden yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Diğer yönden davacının bu parseller hakkındaki irade açıklamasının davadan vazgeçme mi yoksa davadan feragat niteliğinde mi olduğu üzerinde durulmamış, davadan feragat ya da vazgeçmenin hukuken farklı sonuçlar doğuracağı dikkate alınmamıştır.
    Mahkemece yapılacak iş;davacı taraf usulüne uygun davet edilerek veya lüzum halinde taşınmazlar başında yeniden keşif yapılmak suretiyle dava dilekçesindeki parsellerden hangileri hakkındaki davasından vazgeçildiği ya da feragat edildiğinin açıkça sorularak beyanlarının tutanağa geçirilmesi, HUMK.nun 151/son fıkrası uyarınca imzasının alınması, davacının talep dışı bıraktığı parsellerin açıkça belirlenmesi, ondan sonra bu taşınmazlar hakkında bir karar verilmesi gerekirken yasal ve yerinde olmayan gerekçelerle yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetli görülmemiştir.
    Davacının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün yukarıda ada ve parsel numaraları gösterilen taşınmazlara ilişkin bölümünün açıklanan nedenlerle ve HUMK. nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 94,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine ve aşağıda dökümü yazılı 15,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1,55 TL’ nin temyiz eden davalıdan alınmasına 24.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi