4. Ceza Dairesi Esas No: 2016/80 Karar No: 2020/1292 Karar Tarihi: 21.01.2020
Tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/80 Esas 2020/1292 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanığın hakaret ve silahla tehdit suçlamalarından mahkumiyetine karar verildi. Ancak, mahkemenin sanığın savunma hakkını kısıtlaması ve fazla ceza tayini gibi nedenlerle karar temyiz edildi. Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararlarına uygun olarak sanığın savunması alınmadığı için hükmün bozulması ve yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince hükümlerin bozulması ve dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddelerinin açıklamaları yazıda yer almamaktadır.
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: A-Hakaret suçlarına ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."ın TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, B-Silahla tehdit suçlarına ilişkin hükümlerin temyizine gelince; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03/04/2018 tarih, 2014/851 Esas ve 2018/144 Karar sayılı kararı uyarınca, "Aynı yargı çevresindeki ceza infaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15/11/2018 tarih, 2018/339 Esas ve 2018/536 Karar sayılı kararı uyarınca farklı yargı çevresindeki ceza infaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan, asıl mahkemesince yapılan sorgusu sırasında duruşmadan bağışık tutulma isteğinde bulunmayan sanığın Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki görüşünü bildirdiği ve hükmün açıklandığı son oturumda hazır bulundurulmayıp yokluğunda yargılama yapılarak mâhkumiyetine karar verilmesi savunma hakkının sınırlandırılması niteliğinde olduğu” şeklindeki kararları uyarınca, karar tarihinde başka suçtan İskenderun M Tipi Kapalı Cezaevi"nde hükümlü olan ve duruşmalardan vareste tutulmaya dair bir talebi de bulunmayan sanığın kısa kararın okunduğu oturuma getirtilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 196. maddesine aykırı davranılması, 2-Sanığın, silahla tehdit eylemini birden fazla mağdura karşı aynı olay nedeniyle ve çok kısa zaman aralığı içinde gerçekleştirdiği gözetilerek, sanık hakkında tayin olunan cezanın TCK"nın 43/2. maddesi yollamasıyla 43/1. maddesi uyarınca artırılması gerekirken mağdur sayısınca mahkumiyet hükmü kurularak fazla ceza tayini, 3-Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 günü, Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.