Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/11717 Esas 2020/5396 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/11717
Karar No: 2020/5396
Karar Tarihi: 05.11.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/11717 Esas 2020/5396 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve Bölge Adliye Mahkemesince onanan bir karara göre, sanık müdafiinin yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürdüğü iddiaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı sonucuna varıldığı belirtilmektedir. Sanığın, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkûmiyet kararı almış ve istinaf başvurusu reddedilmiştir.
Kanun maddeleri:
-TCK’nın 314/2
-3713 sayılı Kanunun 3-5/1
-TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9 ve 63. maddeleri.
16. Ceza Dairesi         2019/11717 E.  ,  2020/5396 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.10.2018 tarihve 2018/210 - 2018/241 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca
    mahkûmiyet kararına ilişkin istinaf başvurusununesastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanık müdafiinin 20.09.2018 tarihinde yazılı olarak verdiği savunma dilekçesinin içerisinde, yargılama yapan hakimler kurulu ile ilgili kişisel ret sebepleri içermeyen, yapılan yargılamanın adil ve tarafsız olmadığı, nedeniyle savunma hakkının, adil yargılanma hakkının ve aklanma hakkının kısıtlandığı ve hakimlik teminatının ortadan kalktığı şeklindeki soyut gerekçelerle ileri sürdüğü reddi hakim talebi hakkında safahatta bir karar verilmemiş olması CMK’nın 287. maddesi kapsamında hükme müessir görülmemiştir.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.