8. Hukuk Dairesi 2010/1135 E. , 2010/3457 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tescil
... ile Hazine ve ... aralarındaki tescil davasının kabulüne dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 10.11.2009 gün ve 5/205 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, miras yoluyla intikal ve eklemeli kazanmayı sağlayan zilyetlik nedenlerine dayanarak dava dilekçesinde sınırları gösterilen ve kadastro çalışmaları sırasında tesbit dışı bırakılan yerin adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine temsilcisi, davanın reddine karar verilmesini savunmuş, davalı Köy yargılama oturumlarında temsil olunmamıştır.
Mahkemece, önceki kararda davanın kabulü ile teknik bilirkişi raporunda A harfiyle gösterilen 6042.87 m2 yüzölçümlü taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hükmün davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece, araştırma eksikliğine değinilerek bozma sevkedilmiş, mahkemece bu kez kazanma koşullarının oluştuğu görüşünden hareketle davanın kabulüne, teknik bilirkişi raporunda A harfiyle gösterilen 4532.16 m2’lik yerin davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; TMK.nun 713/1, 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17.maddeleri uyarınca tapuda kayıtlı bulunmayan taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş ise de, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmediği gibi yapılan araştırma ve inceleme karar vermeye yeterli değildir. Mahkemece, taşınmazın çevresinde bulunan 105 ada 22 parsel ile 127 ada 5 ve 32 parsellere ait tapu kayıtları, kadastro tutanakları ile dayanak belgeleri getirtilmemiş, tescil konusu yerin sınırında bulunan 105 ada 26 parsel ile 127 ada 25 parsel Selim Kadastro Mahkemesinin 2006/242 Esas sayılı dava dosyasında itirazlı bulunmasına rağmen anılan dava dosyası istenilerek hükme esas alınan kroki ve komşu parsellere ait dayanak belgeler uygulanmak suretiyle dava konusu yeri ne ve nasıl gösterildiği açıklığa kavuşturulmamıştır.
Bundan ayrı; dava, TMK.nun 713/1.maddesi uyarınca tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Bir yerin tapuya tesciline karar verilebilmesi için, bu maddede yazılı koşulların yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu maddenin 4 ve 5.fıkrası hükmüne göre, davanın konusunun, mahkemece gazete ile bir defa ve ayrıca taşınmazın bulunduğu yerde uygun araç ve aralıklarla en az üç defa ilan edilmesi ve son ilandan başlayarak 3 aylık itiraz süresinin beklenilmesi gerekmektedir. Mahkemece öngörülen gazete ve yerel ilanlar yapılmadan davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
Mahkemece; taşınmazın çevresinde bulunan taşınmazlara ait tapu kayıtları,kadastro tutanakları ile hüküm dosyalarının bulundukları yerden eksiksiz olarak getirtilmesi, HUMK.nun 259.maddesi hükmü uyarınca; dava konusu taşınmaz başında yeniden keşif yapılarak aynı Kanunun 258.maddesi uyarınca yerel bilirkişi ve tanıkların davetiye ile çağrılması, dava konusu taşınmazın öncesi itibariyle niteliği, davacının bu yeri nasıl imar ve ihya ettiği, imar ve ihyanın başlama ve bitiş tarihleri, imar-ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar davacı lehine kazanma süresinin geçip geçmediğinin kendilerinden ayrıntılı olarak sorulup belirlenmesi, çevre taşınmazlara uygulanan kayıtlar ile hüküm dosyalarının keşifleri sırasında tescil konusu yerin nasıl gösterdiği üzerinde durulması, TMK.nun 713/4 ve 5.maddeleri uyarınca usulüne uygun olarak gazete ve yerel ilanların yapılması ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek elde edilecek sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yasal ve yerinde olmayan gerekçelerle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.