MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İŞ)

DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI


A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait otolde 17/04/2004-22/11/2011 tarihleri arsında misafir ilişkileri departmanında müdür olarak ve en son net 1.837,00-TL aylık ücretle çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından sonlandırıldığını ancak kıdem ve ihbar tazminatlarının eksik ödendiğini, müvekkilinin işyerinde haftanın 2 günü 08:00-18:00 arası, haftanın 4 günü ise 08:00-22:00 arası çalışarak fazla mesai yaptığını ancak fazla mesai ücretinin ödenmediğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının aylık brüt 1.200,00-TL aldığını, ihbar ve kıdem tazminatının banka yoluyla davacıya ödendiğini, fazla mesai alacağının ise bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
6100 sayılı HMK"nın “Taleple Bağlılık İlkesi” başlıklı 26. maddesine göre “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Hâkimin, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır.” hükmünü içermektedir.
Somut uyuşmazlıkta, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ücret iddiasının emsal ücret araştırmasıyla doğrulandığı tespiti doğru olmakla beraber, davacı vekili dava dilekçesinde müvekkilinin net 1.837,00-TL aylık ücret aldığını beyan ettiği halde talep aşılarak net 2.000,00-TL aylık ücretle çalıştığı kabulüne göre tazminat ve alacaklar hesaplanmıştır. Mahkemece, tazminat ve alacaklara esas ücreti, talebi aşarak belirleyen bilirkişi raporuna itibarla karar verilmesi, HMK.nın 26. maddesine aykırı olup, hatalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.