Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/19986 Esas 2017/6049 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19986
Karar No: 2017/6049
Karar Tarihi: 20.09.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/19986 Esas 2017/6049 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davanın tarafları arasında menfi tespit davası görülmüştür. Davacı müvekkilinin çekin keşide tarihinde cezaevinde olduğu ve çekin bu tarihte keşide edilmediği, ispat yükünün davalıda olduğunu ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini ve takibin iptalini talep etmiştir. Davalı ise ileri tarihli çek düzenlenmesinin mümkün olduğunu, çekin davacının cezaevine girmesinden önce keşide edilip müvekkiline verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, çekin keşide tarihinin gerçek tarihinden farklı bir tarih olabileceği, çekin göründüğünde ödenecek bir ödeme aracı olduğundan ticaret hayatında bu durumla yaygın olarak karşılaşıldığı, davacının davalıya çek miktarı kadar borçlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
Kararda geçen kanun maddeleri: Borçlar Kanunu madde 178-189, Ticari İşlemlerde Taahhütname Verilmesine İlişkin Kanun madde 7.
19. Hukuk Dairesi         2016/19986 E.  ,  2017/6049 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmiştir. Belli günde taraflardan gelen olmadığından dosya üzerinden inceleme yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -

    Davacı vekili, çekin keşide tarihinde müvekkilinin ... Cezaevinde tutuklu olduğunu, çekin bu tarihte keşide edilmediğini, ispat yükünün davalıda olduğunu ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, takibin iptalini ve %40 oranında tazminat talep etmiştir.
    Davalı vekili, ileri tarihli çek düzenlenmesinin mümkün olduğunu, çekin davacının cezaevine girmesinden önce keşide edilip müvekkiline verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, çekin keşide tarihinin gerçek tarihinden farklı bir tarih olabileceği, çekin göründüğünde ödenecek bir ödeme aracı olduğundan ticaret hayatında bu durumla yaygın olarak karşılaşıldığı, davacının davalıya çek miktarı kadar borçlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 20/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.