Esas No: 2016/169
Karar No: 2016/157
Karar Tarihi: 12/10/2016
AYM 2016/169 Esas 2016/157 Karar Sayılı Norm Denetimi İlamı
Esas Sayısı : 2016/169
Karar Sayısı : 2016/157
Karar Tarihi : 12.10.2016
R.G. Tarih-Sayısı : Tebliğ edildi
İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN: İstanbul Anadolu 49. Asliye Ceza Mahkemesi
İTİRAZIN KONUSU: 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106. maddesinin (2) numaralı fıkrasının “Tehdidin; a) Silahla, … İşlenmesi halinde, …iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” bölümünün, Anayasa’nın 2. ve 13. maddelerine aykırılığı ileri sürülerek iptaline karar verilmesi talebidir.
OLAY: Şüpheli hakkında silahlı tehdit suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, itiraz konusu kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu kanısına varan Mahkeme, iptali için başvurmuştur.
I- İPTALİ İSTENİLEN KANUN HÜKMÜ
Kanun’un itiraz konusu bölümü de içeren 106. maddesi şöyledir:
“(1) Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.
(2) Tehdidin;
a) Silahla,
b) Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretlerle,
c) Birden fazla kişi tarafından birlikte,
d) Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak,
İşlenmesi halinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(3) Tehdit amacıyla kasten öldürme, kasten yaralama veya malvarlığına zarar verme suçunun işlenmesi halinde, ayrıca bu suçlardan dolayı ceza verilir.”
II- İLK İNCELEME
1. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü hükümleri uyarınca yapılan ilk inceleme toplantısında, başvuru kararı ve ekleri, Raportör Cengiz ERTEN tarafından hazırlanan ilk inceleme raporu, itiraz konusu kanun hükmü okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
2. Anayasa’nın 152. ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 40. maddelerine göre, Anayasa Mahkemesine itiraz yoluyla yapılacak başvurular itiraz yoluna başvuran mahkemenin bakmakta olduğu davada uygulayacağı kanun kuralı ile sınırlıdır.
3. Başvuran Mahkeme, 5237 sayılı Kanun’un 106. maddesinin (2) numaralı fıkrasının “Tehdidin; a) Silahla, … İşlenmesi halinde, …iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” bölümünün iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İtiraz konusu kuralın tamamı uygulanacak kural olmakla birlikte “Tehdidin… İşlenmesi halinde, …iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” bölümü Kanun’un 106. maddesinin (2) numaralı fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri için de ortak kural niteliğini taşımaktadır. Bu nedenle itiraz konusu kurala ilişkin incelemenin “a) Silahla”ibaresiyle sınırlı şekilde yapılması gerekmektedir.
4. Öte yandan, Anayasa’nın “Anayasaya aykırılığın diğer mahkemelerde ileri sürülmesi” başlıklı 152. maddesinin son fıkrasında, “Anayasa Mahkemesinin işin esasına girerek verdiği red kararının Resmî Gazetede yayımlanmasından sonra on yıl geçmedikçe aynı kanun hükmünün Anayasaya aykırılığı iddiasıyla tekrar başvuruda bulunulamaz.”; 6216 sayılı Kanun’un “Başvuruya engel durumlar” başlıklı 41. maddesinin (1) numaralı fıkrasında ise “Mahkemenin işin esasına girerek verdiği ret kararının Resmî Gazetede yayımlanmasından itibaren on yıl geçmedikçe aynı kanun hükmünün Anayasaya aykırılığı iddiasıyla itiraz başvurusu yapılamaz.” hükümlerine yer verilmiştir.
5. 5237 sayılı Kanun’un 106. maddesinin (2) numaralı fıkrasının (a) bendine yönelik olarak daha önce yapılan itiraz başvurusu, Anayasa Mahkemesi’nin 20.3.2013 tarihli ve E.2013/5, K.2013/46 sayılı kararı ile Anayasa’ya aykırı olmadığı gerekçesi ile esastan reddedilmiş ve söz konusu karar, 12.5.2013 tarihli ve 28645 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.
6. Anayasa Mahkemesince işin esasına girilerek verilen ret kararından sonra aynı kural hakkında yeni bir başvurunun yapılabilmesi için, önceki kararın Resmî Gazete’de yayımlandığı 12.5.2013 tarihinden başlayarak geçmesi gereken on yıllık süre henüz dolmamıştır.
7. Açıklanan nedenle, Kanun’un 106. maddesinin (2) numaralı fıkrasında yer alan “a) Silahla” ibaresine yönelik itiraz başvurusunun, Anayasa’nın 152. maddesinin son fıkrası ile 6216 sayılı Kanun’un 41. maddesinin (1) numaralı fıkrası gereğince reddi gerekir.
III- HÜKÜM
26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106. maddesinin (2) numaralı fıkrasının “Tehdidin; a) Silahla, … İşlenmesi halinde, … iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” bölümünün;
A- İncelemesinin “a) Silahla” ibaresi ile sınırlı olarak yapılmasına,
B- “a) Silahla” ibaresinin iptaline karar verilmesi talebiyle yapılan itiraz başvurusunun, Anayasa’nın 152. maddesinin dördüncü fıkrası ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 41. maddesinin (1) numaralı fıkrası gereğince REDDİNE,
12.10.2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Başkan Zühtü ARSLAN |
Başkanvekili Burhan ÜSTÜN |
Başkanvekili Engin YILDIRIM |
Üye Serdar ÖZGÜLDÜR |
Üye Serruh KALELİ |
Üye Osman Alifeyyaz PAKSÜT |
Üye Recep KÖMÜRCÜ |
Üye Nuri NECİPOĞLU |
Üye Hicabi DURSUN |
Üye Celal Mümtaz AKINCI |
Üye Muammer TOPAL |
Üye M. Emin KUZ |
Üye Hasan Tahsin GÖKCAN |
Üye Kadir ÖZKAYA |
Üye Rıdvan GÜLEÇ |
Üye Recai AKYEL |
Üye Yusuf Şevki HAKYEMEZ |