10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/11785 Karar No: 2019/788 Karar Tarihi: 06.02.2019
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/11785 Esas 2019/788 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/11785 E. , 2019/788 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın asıl dava ve birleşen dava yönünden reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından yasal süresinde temyiz edilmesi üzerine, mahkemece kesinlik sınırı gözetilerek 10.09.2015 günlü temyiz isteminin 22.12.2015 tarihli ek kararla reddedildiği, anılan karar 30.12.2015 tarihinde söz konusu vekile tebliğ edildikten sonra bu kez, redde ilişkin ek karara yönelik olarak yedi günlük yasal süresi içinde 06.01.2016 gününde temyiz yoluna başvurulduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ve ayrıca 5236 sayılı Kanun, katsayı artışı da uygulanmak suretiyle bu kanunların yürürlük tarihinden sonra yerel mahkemelerce verilen hükümler yönünden 2015 yılı için 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427’nci maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını 2.080,00 TL. olarak değiştirmiştir. Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi, tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması 1086 sayılı Kanunun 427’nci maddesi hükmü gereğidir. İnceleme konusu davada istem konusu, kazalı sigortalıya bağlanan sürekli iş göremezlik gelirinin 2.969,89 TL tutarındaki peşin sermaye değeri olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda, davalıların tamamı yönünden, davanın reddine karar verildiği belirgin bulunmakla, istemin tamamen reddi nedeniyle davacı Kurum vekilinin temyiz itirazında bulunduğu gözetildiğinde, kararın miktar itibarıyla kesinliğinden söz edilemeyeceğinden, parasal değer bakımından kesinlik sınırı nedeniyle verilen 22.12.2015 tarihli “temyiz isteminin reddine” ilişkin ek kararının bozulması gerekmektedir.
2-Davacı Kurum vekilinin işin esasına ilişkin temyiz itirazları yönünden; Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 06/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.