Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/1527 Esas 2019/2175 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1527
Karar No: 2019/2175
Karar Tarihi: 26.03.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/1527 Esas 2019/2175 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2016/1527 E.  ,  2019/2175 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 26.03.2019 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ile diğer temyiz eden davalı vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptal-tescil isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan ...in davaya konu 7 nolu bağımsız bölümdeki 1/2 payını ölünceye kadar bakım şartıyla davalı torununa temlik ettiğini, işlemin mirastan mal kaçırma amacıyla yapıldığını ileri sürerek miras payları oranında tapu iptali-tescile karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı, temlikte muvazaa bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, mirasbırakanın mirastan mal kaçırma iradesiyle hareket etmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Gerçekten de; mirasbırakanın davaya konu 7 nolu bağımsız bölümdeki 1/2 payını 26.12.2007 tarihinde "ölünceye kadar bakım şartıyla" davalı torununa devrinde mirastan mal kaçırma amacı bulunmadığı dosya içeriği ve toplanan delillerle saptanarak davanın reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacının temyiz itirazı yerinde değildir, reddine.
    Ancak, yargılama sırasında keşfen saptanan davacıların payları(toplam 20/24) karşılığı dava değeri üzerinden noksan harç ikmal edildiğine göre, harcı tamamlanan değer esas alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına nispi vekalet ücreti tayini yerine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Davalının temyiz itirazı yerindedir.
    Ne var ki, anılan husus yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından; mahkeme kararının hüküm kısmının 3. bendindeki "AÜT uyarınca 1.500,00 TL ret vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine" ibaresinin hüküm yerinden çıkartılıp " AAÜT"nin 13. maddesine göre belirlenen 4.195,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine" cümlesinin yazılmasına ve kararın 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi hükmün bu şekliyde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan davalı vekili için 2.037.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edenlerden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.