16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/5579 Karar No: 2020/5371 Karar Tarihi: 05.11.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/5579 Esas 2020/5371 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2019/5579 E. , 2020/5371 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.07.2018 tarih ve 2017/112 - 2018/361 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma 20.12.2016 (Sanık ..., Bilal Konakçı ve ... yönünden) Hüküm : 1- Sanıklar ... ve Bilal Konakçı"nın TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri, 2- Sanıklar ... ve ..."ın TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetlerine dair istinaf başvurularının esastan reddi Temyiz edenler : Sanıklar ... ve ... ile sanıklar müdafileri
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanık ... adına kayıtlı ...nolu GSM hattında tespit edilen ByLock detay kayıtlarındaki mesaj içerikleri incelendiğinde; sanığın oğluna ait olabileceğinin değerlendirilmesi karşısında, ... nolu GSM hattına ilişkin ByLock raporları ile düzenlenen tespit ve değerlendirme tutanağı hükme esas alınamayacak ise de; sanığın... GSM numarası ile ... kullanıcısı olduğuna dair tespit ve değerlendirme tutanağı ile dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu nazara alındığında sonuca etkili görülmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar ... ve ... ile sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.