9. Ceza Dairesi Esas No: 2013/13377 Karar No: 2014/7161 Karar Tarihi: 11.06.2014
Gerçeğe aykırı bilirkişilik - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2013/13377 Esas 2014/7161 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bodrum 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde gerçeğe aykırı bilirkişilik suçuyla yargılanan sanık, icra müdürlüğünün görevlendirmesiyle yapılan bir bilirkişilikte gerçeğe aykırı mütalaa vermekle suçlanmıştır. Ancak mahkemece sanığın gerçeğe aykırı bilirkişilik suçunun oluşmasına sebep olmadığı, görevi kötüye kullanma suçundan da cezalandırılamayacağı şeklinde karar verilmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri TCK'nın 6. maddesinin 1. fıkrasının c bendi, 257/1. maddesi ve 276/1. maddesidir.
9. Ceza Dairesi 2013/13377 E. , 2014/7161 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 9 - 2012/234937 Mahkemesi : Bodrum 1. Asliye Ceza Mahkemesi Tarihi : 24.04.2012 Numarası : 2011/330 - 2012/641 Suç : Gerçeğe aykırı bilirkişilik
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1- Sanığa atılı “Gerçeğe aykırı bilirkişilik” suçunun oluşabilmesi için; yargı mercileri veya suçtan dolayı kanunen soruşturma yapma veya yemin altında tanık dinleme yetkisine sahip kişi veya kurul tarafından görevlendirilen bilirkişinin gerçeğe aykırı mütalâada bulunması gerektiği, bunun dışındaki durumlarda ise TCK"nın 6. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında kamu görevlisi sayılan bilirkişinin gerçeğe aykırı mütalâada bulunması eyleminin TCK"nın 257/1. maddesinde düzenlenen “görevi kötüye kullanma” suçunu oluşturabileceği, Somut olayda; sanığın, bilirkişi olarak görevlendirilip mütalâada bulunduğu Bodrum 1. İcra Müdürlüğünün TCK"nın 276/1. maddesinde sayılan yargı merci veya suçtan dolayı kanunen soruşturma yapma veya yemin altında tanık dinleme yetkisine sahip kişi veya kurul olarak değerlendirilemeyeceğinden sanığın kanıtlanan eyleminin TCK’nın 257/1. maddesi kapsamındaki suçu oluşturacağı, hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabul ve uygulamaya göre de; Tayin olunan hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında birgün için takdir edilen miktarın belirlenmesinde uygulanan kanun maddesinin karar yerinde gösterilmemesi, ./..
-2-
Esas No : 2013/13377 Karar No : 2014/7161
Kanunu aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 11.06.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
E. Ertuğrul H. Çolak C. Özer Z. Erdoğan A. Kavun Başkan Üye (M) Üye Üye Üye
KARŞI OY:
Kuyumcu olan sanığın suç tarihinde icra müdürlüğü tarafından 30.06.2009 tarihinde yapılan haciz işlemi sırasında re"sen bilirkişi olarak atanması ve haczedilen pırlanta yüzüklerin değerini gerçek değerinin çok üzerinde tespit etmesi, açık arttırmada yüzüklerin satılamaması nedeniyle gerçeğe ayrıkı bilirkişilikten yapılan şikayet üzerine yerel mahkeme tarafından cezalandırılması şeklinde gerçekleşen olayda, sayın çoğunluk ile aramızda sanığın eyleminin gerçeğe aykırı bilirkişilik suçunu oluşturmadığı konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, görevi kötüye kullanma suçunun oluşup oluşmadığı konusundadır. Gerçekten TCK"nın 276. maddesinde düzenlenen gerçeğe aykırı bilirkişilik suçu 765 sayılı TCK"nın aksine adli makamlar huzurunda gerçeğe aykırı bilirkişilik yapmayı değil yargı mercileri veya soruşturma yapma ya da yeminle tanık dinleme yetkisine sahip kişi veya kurul tarafından görevlendirilen bilirkişinin (veya tercümanın) gerçeğe aykırı mütaalada bulunmasını cezalandırmaktadır. Yargı mercileri yargılama yapma yetkisine sahip merciler olup icra müdürleri yargılama yetkisiyle soruşturma yapma ya da yeminle tanık dinleme yetkisine sahip kişiler olmadıkları için haciz sırasında mahcuzun değerini tespit için atanan bilirkişinin gerçeğe aykırı mütaalada bulunması gerçeğe aykırı bilirkişilik suçunu oluşturmamaktadır. Görevi kötüye kullanma suçunun oluşup oluşmadığı konusuna gelince: TCK"nın 257. maddesinde yer alan görevi kötüye kullanma suçu bir zarar suçu olarak düzenlenmiş olup kamu görevlisinin görevinin gereklerine aykırı davranması ve görevin gereklerine aykırı hareket nedeniyle kişilerin mağduriyeti veya kamunun zararı ya da kişilere haksız bir menfaat sağlanması halinde suç oluşmaktadır. Görevinin gereklerine aykırı davranılmasına rağmen bir zarar doğmamışsa, kişilerin mağduriyetine neden olunmamışsa veya kamu zararı doğmamışsa ya da kişilere haksız bir menfaat temin edilmemişse, görevi kötüye kullanma suçu oluşmayacaktır. ./..
-3- Esas No : 2013/13377 Karar No : 2014/7161
TCK"nın 6. maddesinin 1. fıkrasının c bendine göre bilirkişiler bir kamu görevlisidirler. Bilirkişi görevinin gereğine aykırı hareket etse; diyelim ki gerçeğe aykırı mütaalada bulunsa dahi bu mütaaladan dolayı bir zarar meydana gelmemişse suç oluşmayacaktır. Somut olayda alacaklının alacağını geç alması nedeniyle kişilerin mağduriyetine neden olunduğu kabul edilebilirse de, icra dosyasının incelenmesinden haczedilen pırlanta yüzüklerin satıldığı, borcun tamamının faiziyle birlikte tahsil edildiği anlaşılmaktadır. Zaten alacaklı vekilinin şikayeti de kanaatimce alacağın tahsiline yöneliktir. Alacağın faiziyle birlikte tahsili nedeniyle görevi kötüye kullanma suçunun unsuru olan kişilerin mağduriyetlerine neden olma koşulu gerçekleşmediğinden bu suçun da unsurları oluşmamıştır. Bu nedenle sayın çoğunluğun TCK"nın 257/1. maddesindeki suçun oluştuğuna ilişkin görüşlerine katılmıyorum. 11.06.2014