10. Ceza Dairesi 2019/1997 E. , 2019/6524 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığının, 18/04/2019 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ...’ın mahkûmiyetine ilişkin Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/12/2018 tarihli ve 2017/178 esas, 2018/404 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 08/05/2019 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık hakkında, 22/10/2014 tarihinde işlediği iddia olunan uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/01/2015 tarihli ve 2014/378 esas, 2015/11 sayılı kararıyla, değişen suç vasfına göre eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağından bahisle sanığın TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, TCK’nın 191/8. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 30/01/2015 tarihinde kesinleştiği,
2- Daha sonra sanığın 15/03/2017 tarihinde işlediği iddia olunan uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/12/2018 tarihli ve 2017/178 esas, 2018/404 sayılı kararıyla, değişen suç vasfına göre eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağından bahisle sanığın TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, hükmün yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan mahkûmiyetine, 5237 sayılı Kanun"un 191/8. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl süre ile denetime tâbi tutulmasına ilişkin Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/01/2015 tarihli ve 2014/378 esas, 2015/11 sayılı kararının 30/01/2015 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 15/03/2017 tarihinde aynı suçu işlediğinin anlaşılması karşısında, aynı Kanun"un 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” hükmüne nazaran, ikinci suçtan açılan bu kamu davasının kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca düşmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde, isabet görülmemiştir." denilerek, Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/12/2018 tarihli ve 2017/178 esas, 2018/404 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
Her ne kadar, Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/12/2018 tarihli kararına konu olan 15/03/2017 tarihli ikinci suçun, 22/10/2014 tarihli ilk suça ilişkin olarak aynı Mahkemenin 22/01/2015 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresinde işlendiğinden dolayı ikinci suç bakımından düşme kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle kanun yararına bozma yoluna başvurulmuşsa da,
UYAP’tan yapılan incelemede, 22/10/2014 tarihli ilk suça ilişkin olarak Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/01/2015 tarihli kararıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra, denetim süresinde işlediği iddia edilen 15/03/2017 tarihli ikinci suçtan dolayı aynı Mahkeme tarafından mahkûmiyetine karar verildiktan sonra hükmün açıklanması için ilk suça ilişkin dosyanın yeni bir esasa kaydedildiği, ancak bu sırada Mahkemece yapılan araştırma sonucunda, 22/10/2014 tarihli ilk suçun daha önce sanık hakkında 31/07/2013 tarihli uyuşturucu madde kullanma suçu nedeniyle verilmiş olan Bakırköy 14. Sulh Ceza Mahkemesinin 22/04/2014 tarihli ve 2013/1022 esas, 2014/423 sayılı tedavi ve denetimli serbestlik kararının infazı sırasında işlenmiş olduğu tespit edilerek, 22/10/2014 tarihli ilk suça ilişkin 22/01/2015 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ortadan kaldırıldığı ve TCK’nın 191/5. maddesi uyarınca davanın düşmesine karar verildiğinin anlaşılması karşısında,
Bu durumda artık 15/03/2017 tarihli ikinci suç önceki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içinde işlenmiş olmayacağından ve sanık hakkında daha önce verilmiş bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı da bulunmadığından, Mahkemece bu suç bakımından TCK’nın 191/8. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmış olup, kanun yararına bozma talebi bu yönüyle ve değişik gerekçeyle yerindedir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre; sanığın mahkûmiyetine ilişkin Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/12/2018 tarihli ve 2017/178 esas, 2018/404 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanunun 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 21.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.