19. Hukuk Dairesi 2019/190 E. , 2019/2250 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf. )
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davacının faturaya dayalı bakiye alacağının tahsili amacıyla başlattığı icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının kiracısı olduğu benzin istasyonunun bulunduğu gayrimenkul üzerine, mal sahibi belediyenin davacıya olan borcu nedeniyle haciz işlemi uygulandığını, davacının gayrimenkulün satışını istemesi üzerine davalının istasyonda bulunan ve kendisine ait olan veya zimmetlenen mallar için satışı durdurma talepli olarak istihkak davası açtığını ve satışı durdurma kararı verildiğini, satışın durması üzerine davacının davalıya bu davadan vazgeçmesi karşılığında satışa çıkardığı 3-4 nolu iki parselden oluşan yeri aldıktan sonra davalıya satabileceğini beyan ettiğini, bunun üzerine bu iki parselin alımı için 27.07.2011 tarihinde 68.000 TL bedel üzerinden anlaşma yaptıklarını ve davalının istihkak davasından feragat ettiğini, ancak davacının satışa çıkan gayrimenkullerden sadece birisinin satışına iştirak ettiğini, bu nedenle 3 nolu parseli davalının 38.100 TL bedelle satın aldığını, 4 nolu parseli icradan satın alan davacıya da anlaşma gereğince bakiye kalan 30.000 TL’yi ödediğini, davacı şirket yetkililerinin genel hesaptan mahsup edecekleri sözü karşılığında satış sırasındaki icra masrafları ve KDV’nin davalı tarafından ödendiğini, bu nedenle davalının her iki parsel için toplamda 14.897 TL ödeme yaptığını, bu paranın 7.448,50 TL’sini davacı şirketin satın aldığı parsel için davacı adına ödediğini, diğer 3 nolu parsel için yapılan fazla ödemenin de faturalandırılarak kapatılacağı sözü verildiğini ancak davacının anlaşmaya uymadığını, bir alacağı olmadığına yönelik belgeyi vermediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının satın aldığı 4 parseldeki arsayı davalıya aynı bedele 38.100 TL arsa bedelli + 6.858,00 TL KDV olmak üzere 44.958 TL"ye fatura ettiği, her ne kadar sözleşmede fiyat 34.000 TL olarak belirlenmiş ise de davalı kayıtlarında da bulunan bu faturaya yapılmış bir itirazın bulunmadığı, buna karşılık taraflar arasında ihtilaf bulunmayan 30.000 TL davalı ödemesi dışında davalının davacı adına ödediğini ifade ettiği 7.535,50 TL icra masrafı ile birlikte bu faturanın 37.535,50 TL’sinin ödendiği, kalan bakiyesinin ise 7.422,50 TL olduğu ve bu kapsamda davalının takibe yaptığı 14.958 TL ana para tutarının 7.535,50 TL’lik kısmına itirazında haklı olduğu,davalının takip öncesi temerrüte düşürüldüğüne ilişkin ihtara rastlanmadığından davacının işlemiş faiz talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 7.422,50 TL ana para alacağı yönünden itirazın iptali ile takibin devamına, 7.722,50 TL’nin %20’si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
(1) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddine,
(2) Dava kısmen kabulle sonuçlanmakla, hükmün 1. maddesinde belirtilen 7.422,50 TL üzerinden inkar tazminatına karar verilmesi gerekirken 7.722,50 TL üzerinden tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK." nın geçici 3. maddesi ve 5236 sayılı Kanun"un geçici 2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK."nun 5236 sayılı Kanun"un 16. maddesiyle değiştirilmeden önceki 438/7. maddesi gereğince mahkeme kararının düzelterek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 3.bendinde yer alan “7.722,50 TL” rakamının çıkarılarak yerine “7.422,50 TL” rakamı yerleştirmek suretiyle hükmün değiştirilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 03/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.