Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/190
Karar No: 2019/2250
Karar Tarihi: 03.04.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2019/190 Esas 2019/2250 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, borç tahsili için başlattığı icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek, itirazın iptali ile takibin devamına ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise gayrimenkul satışıyla ilgili ihtilafların olduğunu ve ödeme yaptığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkeme, davacının satın aldığı arsa bedeline ilişkin faturada bir itiraz olmadığına, davalının ödeme yaptığı tutarın da işlemlere ilişkin masraf olduğuna karar vermiştir. Ancak takip öncesinde temerrüde düşürüldüğüne ilişkin ihtara rastlanmaması nedeniyle işlemiş faiz talep edilemeyeceği gerekçesiyle davacının talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, temyiz edilmiş ve Yargıtay, tazminat tutarının yanlış hesaplandığı gerekçesiyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı HMK Geçici 3. Madde
- 5236 sayılı Kanun Geçici 2. Madde
- 1086 sayılı HUMK'nun 5236 sayılı Kanun'un 16. Maddesiyle Değiştirilmeden Önceki 438/7. Maddesi
19. Hukuk Dairesi         2019/190 E.  ,  2019/2250 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf. )

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, davacının faturaya dayalı bakiye alacağının tahsili amacıyla başlattığı icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davalının kiracısı olduğu benzin istasyonunun bulunduğu gayrimenkul üzerine, mal sahibi belediyenin davacıya olan borcu nedeniyle haciz işlemi uygulandığını, davacının gayrimenkulün satışını istemesi üzerine davalının istasyonda bulunan ve kendisine ait olan veya zimmetlenen mallar için satışı durdurma talepli olarak istihkak davası açtığını ve satışı durdurma kararı verildiğini, satışın durması üzerine davacının davalıya bu davadan vazgeçmesi karşılığında satışa çıkardığı 3-4 nolu iki parselden oluşan yeri aldıktan sonra davalıya satabileceğini beyan ettiğini, bunun üzerine bu iki parselin alımı için 27.07.2011 tarihinde 68.000 TL bedel üzerinden anlaşma yaptıklarını ve davalının istihkak davasından feragat ettiğini, ancak davacının satışa çıkan gayrimenkullerden sadece birisinin satışına iştirak ettiğini, bu nedenle 3 nolu parseli davalının 38.100 TL bedelle satın aldığını, 4 nolu parseli icradan satın alan davacıya da anlaşma gereğince bakiye kalan 30.000 TL’yi ödediğini, davacı şirket yetkililerinin genel hesaptan mahsup edecekleri sözü karşılığında satış sırasındaki icra masrafları ve KDV’nin davalı tarafından ödendiğini, bu nedenle davalının her iki parsel için toplamda 14.897 TL ödeme yaptığını, bu paranın 7.448,50 TL’sini davacı şirketin satın aldığı parsel için davacı adına ödediğini, diğer 3 nolu parsel için yapılan fazla ödemenin de faturalandırılarak kapatılacağı sözü verildiğini ancak davacının anlaşmaya uymadığını, bir alacağı olmadığına yönelik belgeyi vermediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının satın aldığı 4 parseldeki arsayı davalıya aynı bedele 38.100 TL arsa bedelli + 6.858,00 TL KDV olmak üzere 44.958 TL"ye fatura ettiği, her ne kadar sözleşmede fiyat 34.000 TL olarak belirlenmiş ise de davalı kayıtlarında da bulunan bu faturaya yapılmış bir itirazın bulunmadığı, buna karşılık taraflar arasında ihtilaf bulunmayan 30.000 TL davalı ödemesi dışında davalının davacı adına ödediğini ifade ettiği 7.535,50 TL icra masrafı ile birlikte bu faturanın 37.535,50 TL’sinin ödendiği, kalan bakiyesinin ise 7.422,50 TL olduğu ve bu kapsamda davalının takibe yaptığı 14.958 TL ana para tutarının 7.535,50 TL’lik kısmına itirazında haklı olduğu,davalının takip öncesi temerrüte düşürüldüğüne ilişkin ihtara rastlanmadığından davacının işlemiş faiz talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 7.422,50 TL ana para alacağı yönünden itirazın iptali ile takibin devamına, 7.722,50 TL’nin %20’si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    (1) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddine,
    (2) Dava kısmen kabulle sonuçlanmakla, hükmün 1. maddesinde belirtilen 7.422,50 TL üzerinden inkar tazminatına karar verilmesi gerekirken 7.722,50 TL üzerinden tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK." nın geçici 3. maddesi ve 5236 sayılı Kanun"un geçici 2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK."nun 5236 sayılı Kanun"un 16. maddesiyle değiştirilmeden önceki 438/7. maddesi gereğince mahkeme kararının düzelterek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 3.bendinde yer alan “7.722,50 TL” rakamının çıkarılarak yerine “7.422,50 TL” rakamı yerleştirmek suretiyle hükmün değiştirilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 03/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi