Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8870
Karar No: 2016/10239
Karar Tarihi: 27.06.2016

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/8870 Esas 2016/10239 Karar Sayılı İlamı

18. Hukuk Dairesi         2016/8870 E.  ,  2016/10239 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, İzmir İli Kemalpaşa İlçesi Yenmiş Köyü 432 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir.
    Şöyle ki;
    1-Dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede 2013 yılında meydana gelen soğuk zarar sebebiyle verimde düşüş olduğu bilirkişi raporunda açıklandığına göre ilçe tarım müdürlüğünün kiraz ve zeytin için bildirdiği 2011-2012-2013 yılları verim, fiyat ve üretim giderlerinin ortalaması alınmak suretiyle kirazın ve zeytinin m2 değerinin belirlenmesi gerekirken kirazın verimi 600 kg, satış fiyatını 4,25 TL, masrafı ise 1,020 TL, zeytinin verimi 610 kg, satış fiyatı 3,00TL, masrafı ise 732 TL üzerinden hesaplayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmuş olması,
    2-Dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda belirlenen özellikleri nedeniyle taşınmazın zemin değerinde %150 objektif değer artışına sebep olacağı ancak üzerindeki muhdesat yönünden objektif değer artışından söz edilemeyeceğinden artışın ağaçları kapsamayacağı dikkate alınarak zemin bedelinin sulu tarım arazisi olarak belirlenip buna %150 objektif artış uygulanması, taşınmaz üzerindeki kiraz ve zeytin ağaçlarının bedelinin ise kapama kiraz bahçesi ve kapama zeytin bahçesi değerinden objektif artış uygulanmadan bulunan açık tarım arazi değeri düşülerek hesaplanması ve zemin bedeline eklenmesi suretiyle taşınmazın bedelinin tespiti gerekirken taşınmazın kapama kiraz bahçesi ve kapama zeytin bahçesi değerinde ağaçların da bulunduğu dikkate alınmadan ve %5 objektif artış uygulayan bilirkişi raporuna göre karar verilmesi,
    Doğru görülmemiştir.
    3-Bundan ayrı olarak;
    Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasanın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
    Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tesbiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
    Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesinin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihi takip eden günden, karar tarihine kadar, tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi de bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi