9. Hukuk Dairesi 2017/21770 E. , 2018/6144 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 29. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 25. İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin kabul kararına karşı davalı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi davalı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi"nin kararı süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 05/06/2013-24/10/2015 tarihlerinde davalı ...Ş."nin ... Alışveriş Merkezindeki şubesinde ayda 5.000,00 TL ücret ile mağaza müdürü olarak çalıştığını, davalı işveren tarafından ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı davrandığı gerekçesiyle davacının işine son verildiğini, iş sözleşmesinin haksız ve geçersiz olarak feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğinin tespitini, müvekkilin işe iadesini ve yasal sonuçlarına hükmedilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 05/06/2013-28/10/2015 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığını, en son görevinin mağaza müdürü olduğunu, davacının iş sözleşmesi mağaza müdürü olarak ... AVM mağazasında görev yaptığı dönemde 24/10/2015 tarihinden itibaren 28 Ekim 2015 tarihine kadar mazeretsiz olarak devamsızlık yapması nedeniyle 28 Ekim 2015 tarihi itibariyle feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak, davalı işverenin haklı veya geçerli sebeple iş akdini feshettiği hususunun inandırıcı ve somut bir şekilde kanıtlanamadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Ç) İstinaf Başvurusu:
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
D) Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge adliye mahkemesince, davalı tarafça feshin gerçekleştiriliş biçimine dayalı olarak yerel mahkemenin değerlendirme yapmak suretiyle hüküm tesis etmesinde herhangi bir hukuka aykırılık durumuna rastlanmadığı gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
E) Temyiz Başvurusu:
Bölge Adliye Mahkemesinin kararını davalı vekili temyiz etmiştir.
F) Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu"nun 20. maddesi uyarınca iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini ileri süren işçinin, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde feshin geçersizliği ve işe iade istemi ile dava açması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, resen dikkate alınması gerekir. Zira hak düşürücü süre kamu düzenindendir ve mahkemece kendiliğinden araştırılması gerekir. Diğer taraftan belgenin düzenleme tarihi değil, tebliğ tarihi önem kazanır. Belgenin düzenleme tarihi dışında başka bir tarihte tebliğ edildiği ileri sürüldüğünde, işveren aynı Yasa’nın 109. maddesindeki yükümlülüğü gereği, düzenleme tarihinde tebliğ edildiğini kanıtlamalıdır.
İşveren fesih bildiriminde bulunmuş, ancak bunu tebliğ etmemiş olmasına rağmen, örneğin, işçi, işvereni şikâyet ederek, fesih bildiriminin yapıldığı tarihi kesin olarak belirleyecek bir işlem yapmışsa, artık bu tarihin esas alınması uygun olacaktır. Bu anlamda işverenin fesih bildiriminin tebliğden imtina edildiği tutanakların tutulduğu tarih, tutanak düzenleyicilerinin doğrulaması halinde tebliğ tarihi sayılacaktır. Eylemli fesih halinde dava açma süresi, eylemli feshin yapıldığı tarihten itibaren işler. Fesih bildirimine karşı idari itiraz yolu öngören personel yönetmeliği ya da sözleşme hükümleri, dava açma süresini kesmeyeceği gibi, işçinin bu süre içinde hastalığı nedeni ile rapor alması da bu süreyi durdurmayacaktır. Dairemizin kararlılık kazanan uygulaması bu yöndedir. (15.09.2008 gün ve 2008/1860 Esas, 2008/23531 Karar sayılı ilamımız).
İş sözleşmesinin önel verilerek feshi halinde, dava açma süresi önelin sona ereceği tarihte değil, işverenin fesih bildirimini tebliğ ettiği tarihten başlar.
Somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesinde davacının 05/06/2013-24/10/2015 tarihleri arasında çalıştığı ve iş akdinin işverence “gelmene gerek yok, artık gelme” denilerek 24/10/2015 tarihinde feshedildiği beyan edilmiştir.
Dosya içeriği ve dava dilekçesindeki açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde, davalı işveren tarafından iş sözleşmesinin 24/10/2015 tarihinde feshedildiği, davanın ise bir aylık dava açma süresi geçtikten sonra 26/11/2015 tarihinde açıldığı açıkça anlaşılmış olup, hak düşürücü süre içinde açılmayan davanın reddi gerektiğinden Bölge Adliye Mahkemesinin kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASI ve 4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 35,90 TL karar harcından peşin harcın mahsubu ile bakiye 8,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 285,70 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, gider avansında arta kalan miktarların istek halinde ilgililere iadesine,
5-Davalı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine,
7-Dosyanın İlk Derece Mahkemesi"ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine,
Kesin olarak 22.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.