Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/100
Karar No: 2021/3283
Karar Tarihi: 05.04.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/100 Esas 2021/3283 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2021/3283 K. ve 2019/100 E. sayılı kararında, bir taşınmazın niteliği, yol olarak kullanılıp kullanılmadığı, dere niteliği bulunup bulunmadığı ve kim tarafından ne şekilde ve ne kadar süredir kullanıldığı konularının açıklığa kavuşturulması gerektiğini belirtti. Ayrıca, tanıkların ve bilirkişilerin sözlerinin ilmi esaslara göre hazırlanan raporlarla denetlenmesi ve uzman bilirkişilerden Yargıtay denetime uygun gerekçeli rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği ifade edildi.
Konuyla ilgili olarak görülen davada ise mahkeme, jeolog ve fen bilirkişi raporunda davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesiyle karar vermiş ancak taşınmazın dere yatağı üzerinde olduğu ve taşınmazın üzerinde bulunan evin bir kısmının dere yatağında kaldığı tespit edildiği için taşınmazın zilyetlikle kazanılamayacağı sonucuna varıldığı belirtildi. Mahkemenin, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği ama hataya düşülerek kararın yazılış şeklinin isabetsiz olduğu vurgulandı.
Bu kararda, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerinin taşınmazın zilyetlikle kazanılmasına ilişkin kısıtlamalarına vurgu yapılmakt
16. Hukuk Dairesi         2019/100 E.  ,  2021/3283 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtilerek, mahallinde yeniden keşif yapılarak, taşınmazın niteliği, yol olarak kullanılıp kullanılmadığı, dere niteliği bulunup bulunmadığı, kim tarafından, ne şekilde ve ne kadar süredir kullanılmakta olduğu konularının taraf tanıkları ve yerel bilirkişilerden sorularak açıklığa kavuşturulması, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde HMK "nun 261. maddesi gereğince giderilmesine çalışılması, tanık ve bilirkişi sözlerinin ilmi esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmesi, dere ve yol boşluğu olarak tespit dışı bırakılan davaya konu taşınmaz hakkında, yol olarak tespit harici bırakılan kısmın halihazırda kullanılan bir yol olup olmadığı, genel yol niteliği bulunup bulunmadığı, ayrıca derenin kuru dere niteliğinde olup olmadığı, kuru dere niteliğinde ise yağmur ve kar sularını taşıyan, taşkınları engelleyen doğal bir görevinin bulunup bulunmadığı konularında uzman bilirkişilerden Yargıtay denetime uygun gerekçeli rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 13.02.2017 havale tarihli teknik bilirkişi raporu ve ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen 132,88 metrekarelik kısmın aynı ada son parsel numarası verilmek üzere davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili, davalı ... vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, temyize konu 13.02.2017 tarihli jeolog ve fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölüm üzerinde davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Jeolog bilirkişi tarafından hazırlanan raporda, taşınmazın dere yatağı üzerinde olduğu, derenin kuru dere olmasına rağmen yağışlı dönemlerde sel ve taşkınlara maruz kaldığı ve taşınmazın üzerinde bulunan evin bir kısmının dere yatağında kaldığı hususlarının tespit edildiği, dosyadaki fotoğrafların da bu durumu teyit ettiği görülmekte olup, öte yandan keşifte dinlenen mahalli bilirkişilerin, yağış olduğu takdirde derenin taştığını ifade etmiş olmaları karşısında, bu nitelikteki taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddesi gereğince zilyetlikle kazanılamayacağı ve bu nedenle davacı yararına iktisap koşullarının oluşmadığı anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca; Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.04.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi