10. Hukuk Dairesi 2016/15115 E. , 2019/709 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı kurum vekilinin tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
1- 5510 sayılı Kanunun İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin sorumluluğunu düzenleyen 21’inci madde hükmünde, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşulları düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir. Buradan, işverenin, işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliğine ilişkin mevzuatın kendisine yüklediği, objektif olarak mümkün olan tüm tedbirleri alma yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve bu nedenle iş kazası veya meslek hastalığı şeklinde sosyal sigorta riskinin gerçekleşmesi halinde, kusur esasına göre meydana gelen zararlardan Sosyal Güvenlik Kurumuna karşı rücuan sorumlu olduğu sonucu çıkarılmaktadır.
Eldeki davada, davaya konu iş kazasında davalı işverenin %85 kusurlu olduğu, uyuşmazlığa konu gelir, geçici iş göremezlik ve tedavi masraflarının % 85 kusur karşılığının 58.100,82 TL"ye tekabül ettiği, davanın 58.056,14 TL üzerinden ıslah edildiği davada Mahkemece, tüm alacak kalemleri yönünden %100 kusur üzerinden ıslah miktarı olan 58.056,14 TL de aşılmak suretiyle toplam 64.706,28 TL"nin tahsiline karar verildiği anlaşılmakla; rücu sınırları içinde kaldığı anlaşılan ıslah miktarı üzerinden kabul hükmü kurulması gerekirken fazla rücu alacağına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi gereği, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının tamamen silinerek yerine "Davanın kabulü ile 33.401,72 TL gelir, 18.210,02 TL hastane masrafı ve 6.444,39 TL geçici iş göremezlik ve olmak üzere toplam 58.056,14 TL kurum zararının onay, tediye ve sarf tarihlerinden yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine" ibarelerinin,
2- Davacı vekille temsil edildiğinden karar tarihindeki AAÜT ne göre hesaplanan 6.741,09 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3- 3.968,86 TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından yapılan 677,40 TL toplam yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına" ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 05.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.