Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/12143 Esas 2017/5991 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12143
Karar No: 2017/5991
Karar Tarihi: 19.09.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/12143 Esas 2017/5991 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalının müvekkili aleyhinde haksız olarak dosya borcu tahsil ettiğini ve takip senedindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, borcu olmadığının tespitine ve ödediği paraların geri ödenmesine dair dava açmıştır. Davalı ise, kesinleşmiş icra takibi sonrası protokol yaparak dosya borcunun ödendiğini ve ibraname imzalandığını belirterek davanın reddedilmesini talep etmiştir. Mahkeme bonodaki imzanın müvekkile ait olmadığını tespit ederek, davacının taleplerini kabul etmiştir. Ancak, bu karar temyiz edilerek incelendiğinde ibraname sonrası imza incelemesine gidilmemesi nedeniyle hüküm bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: İcra ve İflas Kanunu, Madde 74; Medeni Kanun, Madde 136.
19. Hukuk Dairesi         2016/12143 E.  ,  2017/5991 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davalı tarafın müvekkili aleyhine takip başlattığını, müvekkilinden haksız olarak dosya borcununu tahsil edildiğini, takibe konu senetteki keşideci imzasının müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine davalıya ödemiş olduğu 12.300 TL’nin istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin takibe konu bononun alacaklısı olduğunu, icra takibinin, davacının imzaya borca yönelik itirazı olmaksızın kesinleştiğini, haciz aşamasına geçilmesinden sonra icra takibine ilişkin olarak 27.01.2012 tarihli protokolün imzalandığı, protokolün yapılmasından sonra dosya borcunun davacı tarafından ödendiğini ve davacı ile 16.02.2012 tarihli ibraname imzalandığını, üzerinde protokol yapılmış ve ibralaşılmış bir ödemenin daha sonra geri istenemeyeceğinin hakkaniyet gereği olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece toplanan delillere göre, davalı ... tarafından davacı ... hakkında açılan ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2012/1275 esas sayılı takip dosyasının dayanağı 30/12/2011 vade tarihli 5000 USD bedelli bonodaki imzanın davacı el ürünü olmadığının kanıtlanmış olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava bonodaki imzanın inkarı nedeni ile açılmış menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Bonodan dolayı ihtiyati haciz kararı alındığı 25/01/2012 tarihinde hacze gidildiği ve protokol düzenlendiği bu tarihten sonra 16/02/2012 tarihinde ise davacının da imzası bulunan ibraname olduğu belirlenmiştir. İhtiyati haciz sırasında yapılan potokol haciz baskısı altında yapıldığı kabul edilerek geçersiz ise de bu tarihten 20 gün sonra yapılan ibranamenin düzenlenmesinde haciz baskısından söz edilemez. Bu ibraname nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken senetteki imza incelemesine gidilerek kabul kararı verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.