23. Hukuk Dairesi 2015/2370 E. , 2016/629 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, davacının ikamet ettiği dairenin kat irtifakı tapusunun, davacı yerine arsa sahibi adına çıkartıldığını, arsa sahibinin borcu nedeniyle başlatılan takip sonucunda da söz konusu dairenin satıldığını, bunun üzerine dairenin mahkemece tespit edilen 75.000,00 TL rayiç değerinin tahsili amacıyla davalı kooperatif hakkında başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 icra inkâr tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının yapması gereken ödeme tutarı ile yaptığı ödeme tutarının oranının (25.035,00 TL /18.648,00TL) % 74.48 olduğu, dava konusu dairenin sözleşmeye uygun şeklinde teslim edilmesi durumunda dava tarihindeki değerinin 75.000,00 TL olduğu, % 74.48 oranı üzerinden yapılan hesaplamada ortaya çıkan 55.865,79 TL"nin davalı kooperatiften alınarak davacıya verilmesi gerektiği, ayrıca davacının daireye 14.500,00 TL zorunlu ve faydalı masraf yaptığı, bu miktarın tarafların kusuru oranında bölüştürülmesi gerektiği, buna göre sözleşme dışı gerçekleştirilen 4.833,00 TL"den davalı kooperatifin sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile itirazın kısmen iptaline, takibin 59.575,00 TL asıl alacak, 8.298,00 TL işlemiş faiz üzerinden devamına dair verilen kararın Dairemizin 27.09.2012 tarih ve 2012/2591 Esas, 2012/5520 Karar sayılı ilamıyla kendisine daire tahsis edilmeyen üyeye ödenmesi gereken tazminat hesabının hatalı yapıldığı ve takip talebinde alacak kalemi olarak yer almayan faydalı masraflarında hükme bağlanarak talep dışında hüküm tesis edildiği gerekçesiyle kararın bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyma kararı verilerek yapılan yargılamada davalı kooperatife normal aidatlarını ödeyen bir ortağın ödemelerinin güncel değeri 61.770,55 TL olup, dairenin tespit tarihindeki değerine (75.000,00 TL) göre normal ödemelerini yapan ortağın bu ödemelerden 13.229,45 TL yararlanma elde edeceği; davacının ödemelerinin güncel değerinin ise 51.005,69 TL olduğu ve normal ödemelerin sağlayacağı yararlanma ile orantı kurulduğunda, davacının ödemelerinden 10.923,93 TL yararlanma elde edeceği; davacının ödemelerinin güncel değeri olan 51.005,69 TL ile, bu ödemesinden elde edeceği 10.929,93 TL yararlanma bedeli toplamı 61.929,62 TL"nin ise davacının davalı kooperatiften talep edebileceği miktar olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile takibe yapılan itirazın 61.929,62 TL asıl alacak ve 8.688,81 TL işlemiş faiz olmak üzere devamına Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Davalı kooperatifçe davacıya daire teslim edilememesi nedeniyle tazminat bedelinin tahsili için 75.000,00 TL asıl alacak ve 12.593,84 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 87.593,84 TL"nin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece bozma öncesi yapılan yargılama sonunda 20.01.2012 tarihinde verilen kararda takibin 59.575,00 TL asıl alacak, 8.298,00 TL işlemiş faiz üzerinden devamına karar verilmiş, bu kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 27.09.2012 tarih ve 2012/2591 Bu durumda, mahkemece, verilen ilk kararın davacı yanca temyiz edilmemesi ve davalı yararına bozulması hususu nazara alınarak, davalı yararına oluşan usuli müktesep hak nazara alınmak suretiyle, takibin 59.575,00 TL asıl alacak, 8.298,00 TL işlemiş faizden fazlasına hükmedilmemesi gerekirken, bu lazimeye aykırı davranılması suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış ve davalı yararına bu yönden yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.