Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/20004
Karar No: 2018/6094

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/20004 Esas 2018/6094 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2017/20004 E.  ,  2018/6094 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 29. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ : İŞE İADE İSTEMLİ

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 2. İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesinin kabul kararına karşı davalı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi davalı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi"nin kararı süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    YARGITAY KARARI

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; müvekkilinin 01.09.2015 tarihi itibariyle davalı ... Lisesi’nde belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışmakta olup Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni olduğunu ve aylık brüt maaşının 5.868,98 TL olduğunu, müvekkilinin iş sözleşmesinin 22/04/2016 tarihinde sözlü olarak feshedildiğini, usule ve yasalara aykırı olarak fesih yapıldığını, fesih bildiriminin yazılı olarak yapılması ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtilmesi gerektiğini iddia ederek, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; işe iade şartları oluşmadığından davanın usulden reddi gerektiğini,4857 sayılı İş Kanunu"nun 18. maddesi uyarınca işçinin iş güvencesi hükümlerinden yararlanabilmesi için belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışması gerektiğini, davacının iş sözleşmesinin 1 yıl süreliğine yapılmış olup söz konusu sözleşme belirsiz süreli iş sözleşmesinin özelliklerini taşımadığını, yalnızca 1 yıllık sözleşmesinin yenilenmeyeceği yönünden kendisine hatırlatma mahiyetinde beyanda bulunulan bir kişi olduğu gerekçesiyle davacının iş güvencesi hükümlerinden yararlanarak işe iade davası açmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, “... dosyası celp edilip incelenmiştir. İş yeri özlük dosyası celp edilmiştir.
    Taraflar arasındaki sözleşmenin belirsiz süreli olduğu, davalı nezdinde 30"dan fazla çalışan olduğu, davacının işveren temsilcisi olmadığı, hizmet süresinin 6 aydan fazla olduğu, davanın 1 aylık hak düşürücü sürede açıldığı sabit bulunduğundan davacının iş güvenliği hükümleri kapsamında olduğu kabul edilmiştir.
    Davalı, davacı öğretmene okulda çalışan bir başka öğretmenin hazırladığı bir çalışmayı internet ortamında herkesin düzenlemesine açık olarak paylaştığını, bunun da bir öğretmen tarafından kendilerine bildirildiğini, bu sebeple okula zarar vermek kastıyla kötü niyetli olarak bu işi yaptığını, meslek etiğiyle bağdaşmayan davranışlarda bulunması ve davalı okulun güvenliğini kötüye kullanması nedeniyle feshedildiğini, gelecek gün kendisiyle çalışılmayacağının bildirildiğini, dava tarihi itibariyle çalışmaya devam ettiğini, bu şekilde dava açmasının hukuka uygun olmadığını, davanın usulden reddinin gerektiğini iddia etmektedir. Tanık beyanları değerlendirildiğinde korkak ve canavar adlı romanın bilgisayar ortamında biçimlendirilmesi şeklinde bir programın davacının sosyal medyada paylaştığı sabittir.
    Davacı öğretmendir. Ders materyalleri, malzemeleri, kitaplar, romanlar, hikayeler öğretmenler tarafından sosyal ortamda paylaşılabilir. Bunun herhangi bir sakıncası yoktur. Esasen bir sakıncası olduğunu gizliliği olduğundan bunun usulünce öğretmenlere bildirilmesi gerekir. Dava konusu olayda fesih yapıldığı iddia edilen fiilin ağırlığı düşünüldüğünde oldukça ağırdır. Paylaşıldığı iddia edilen program davalı okul için ticari, entellektüel, belirleyici bir program değildir. Şu haliyle davalının belki sosyal ortamda paylaşmaması için uyarılması yeterlidir. Fesih ağır bir sonuçtur. Bu sebeplerle davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. " şeklinde gerekçe oluşturulmuştur.
    D) İstinaf Başvurusu :
    İlk derece mahkemesinin kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    E) Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge adliye mahkemesince, ilk derece mahkemesi karar gerekçesinde belirtilen nedenlerle, davacının internet ortamında “Korkak ve Canavar” isimli bir belgeyi paylaşmasının haklı fesih nedeni olarak değerlendirilemeyeceği, kaldı ki; söz konusu belgenin gizliliği yönünde daha önce davacıya herhangi bir bildirimde bulunulmadığı, dosya kapsamı, ilk derece mahkemesi kararının dayandığı deliller, delillerin takdiri, karar gerekçesine göre istinaf başvuru nedenleriyle sınırlı olmak ve kamu düzeni kapsamında yapılan inceleme sonucunda istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    F) Temyiz Başvurusu :
    Kararı yasal süresi içerisinde davalı vekili temyiz etmiştir.
    G) Gerekçe:
    4857 sayılı İş Kanununun 18/1 fıkrasında, "Otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır." denilmiştir.
    Dairemizin 2014 yılından sonraki uygulamalarında; 5580 sayılı Yasa kapsamındaki eğitim personeli için en az bir takvim yılı için yazılı sözleşme imzalanmaktadır. Eğitim yılı devam ettiğinde eğitim personeli ile yasadan kaynaklanan yeni bir asgari süreli sözleşme imzalanmaktadır. Eğitim ve öğretim devam ederken, takvim yılı içinde ayrılan öğretmen yerine kalan süre için belirli süreli iş sözleşme yapılması olanağı vardır. Bu bir objektif neden kabul edilebilir. Ancak eğitim ve öğretim başına asgari süreli sözleşme yapıldıktan sonra eğitim ve öğretim devam ettiği için belirli süreli iş sözleşmesi yapılması için esaslı ve yenilenmesi içinde objektif neden olmadığı sürece eğitim personeli ile yapılan sözleşmenin asgari süreli olarak kabul edilmekte ve 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında çalışanların iş güvencesi hükümlerinden yararlanabileceği kabul edilmekteydi.
    Ancak; 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında çalışanların iş güvencesi hükümlerinden yararlanıp yararlanamayacağı hususunda Yargıtay Hukuk Daireleri arasındaki içtihat uyuşmazlığının giderilmesi amacı ile içtihatların birleştirilmesi gündeme gelmiş, konu Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunda değerlendirilmiş ve Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu" nun 23.02.2018 tarih, 2017/1 Esas - 2018/2 Karar sayılı içtihadı birleştirme kararında "5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında çalışanların iş sözleşmelerinin üst üste yenilense dahi yasadan kaynaklandığı ve belirli süreli iş sözleşmesi olması özelliğini koruduğu, belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışanların iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacaklarına" karar verilmiştir.
    Yargıtay Kanunu"nun 45/5. maddesi “İçtihadı birleştirme kararlarının benzer hukuki konularda Yargıtay Genel Kurullarını, Dairelerini ve Adliye Mahkemelerini bağlayacağı“ hükmünü içermektedir.
    Yargıtay Kanunu" nun 45/5. maddesi karşısında Dairemizce “Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu"nun 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında çalışanların iş sözleşmelerinin üst üste yenilense dahi yasadan kaynaklandığı ve belirli süreli iş sözleşmesi olması özelliğini koruduğu, belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışanların iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacaklarına" ilişkin Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu" nun 23.02.2018 tarih, 2017/1 Esas - 2018/2 sayılı kararına uygun karar verilmesi gerekmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta, davalı özel öğretim kurumunda Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak 5580 sayılı Yasa kapsamında çalışan davacının, davalı yanında, takip eden belirli süreli iş sözleşmeleri ile çalıştığı anlaşılmaktadır. Şu halde, işe iade davası açılabilmesi yönünden iş sözleşmesinin kanun gereği belirli süreli olması sebebiyle 4857 sayılı Kanun"un 18. maddesindeki yasal şartların oluşmadığı anlaşıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
    4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    HÜKÜM : Yukarda açıklanan gerekçe ile;
    1.... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi ve İlk Derece Mahkemesi kararlarının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2. Davanın REDDİNE,
    3. Alınması gereken 35,90 TL. karar-ilam harcından, 29,20 TL. peşin harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL. karar-ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
    4. Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 237,50 TL. yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
    5. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.180,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    6. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi"ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine,
    Kesin olarak 22.03.2018 günü oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi