11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/4648 Karar No: 2018/443 Karar Tarihi: 18.01.2018
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4648 Esas 2018/443 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine karar verdi, ancak beraatine karar verilmesi gerektiğine hükmetti. Sanığın, evlilik dışı çocuklarının biyolojik babası üzerine derhal kayıt edilemeyeceği ve resmi nikahlı eşin üzerine kaydedilmesinin yasadan kaynaklanan bir zorunluluk olduğu belirtildi. Kararda, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 285 ve 295. maddelerine atıfta bulunuldu. Ayrıca, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi hakkında Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri detaylı bir şekilde açıklanmadı.
11. Ceza Dairesi 2017/4648 E. , 2018/443 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Dairemizin 16.06.2016 gün ve 2015/1067 E, 2016/5628 K, 30.06.2016 gün ve 2015/8109 E, 2016/4972 K sayılı kararlarında açıklandığı üzere, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 285 ve 295. maddelerindeki “evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içerisinde doğan çocuğun babası kocadır ve başka bir erkek ile soybağı bulunan çocuk, bu bağ geçersiz kılınmadıkça tanınamaz.” hükmü uyarınca; evlilik dışı çocuğun, biyolojik babası üzerine derhal kayıt edilmesinin mümkün olmadığı, resmi nikahlı eşin üzerine kaydedilmesinin yasadan kaynaklanan bir zorunluluk olduğu, bu hali ile gerek çoçuğun soybağını değiştirme, gerekse sahte nüfus cüzdanı düzenlettirmek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunun unsurlarının oluşmayacağının anlaşılması karşısında; somut olay değerlendirildiğinde; sanık ...’nin ... ile evlilik birliği devam ederken dünyaya getirdiği evlilik dışı çoçuklar Volkan ve Gönül"ün, biyolojik baba olan ..."nin üzerine derhal kayıt edilmesinin mümkün olmadığı ve çocukların resmi nikahlı eşin üzerine kaydedilmesinin yasadan kaynaklanan bir zorunluluk olduğu cihetle, yüklenen suçun unsurları itibarıyla oluşmadığı gözetilerek sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, 2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.01.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.