
Esas No: 2021/10671
Karar No: 2022/12436
Karar Tarihi: 21.09.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/10671 Esas 2022/12436 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2021/10671 E. , 2022/12436 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, davacı ... davalı ... vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, tapu sicilinin tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi ve sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca müştereken ve müteselsilen tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı ... davalı ... vekillerince temiz edilmiştir.
Dava konusu ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, 27, 28, 29, 30, 31 parsel sayılı taşınmazlar 1744 sayılı Kanun uyarınca orman sınırları dışına çıkartılarak 1975 yılında tapulama tutanaklarının Hazine adına düzenlendiği, 18.03.1977 tarihli Tapulama Komisyonu kararına karşı kök malik ... oğlu ... terekesi ve mirasçıları tarafından 17.04.1977 tarihinde tespite itiraz davası açıldığı, Fethiye Kadastro Mahkemesinin 1989/170 Esas - 1990/355 Karar sayılı dosyasında davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlar hakkındaki tapulama tutanağının ve tapulama komisyon kararının iptaline ve her bir parsel için ... oğlu ...’ın veraset ilamındaki payları oranında davacılar adına tapuya kaydına karar verildiği, kararın 20.12.1990 tarihinde kesinleştiği, Kadastro Mahkemesinde yargılama devam ederken 18.03.1982 tarih ve 666 yevmiye numaralı resmi senet ile kök malik ... oğlu ...’ın bir kısım mirasçıları tarafından eldeki dosya davalısı ...’ye yapılan satış işlemi ile 18.03.1982 tarih cilt: 8 sayfa :71 sıra 83 numaralı tapu kaydının oluştuğu ve ...’nin 14.698,75 m² yüzölçümlü bu taşınmazda bulunan 28/192 oranındaki hissesini 24.07.1984 tarih ve 2293 yevmiye numaralı resmi senet ile eldeki dosya davacısı ...’ya sattığı ve 24.07.1984 tarih cilt:8 sayfa: 73 sıra :89 numaralı tapu kaydının oluştuğu; ancak Kadastro Mahkemesi dosyasında taraf olmayan ...’ya ait bu tapu kaydı tespite itiraz davasında uygulanmayarak hükmen oluşan tapularda davacı ... hissesinin bulunmadığı, davacı ... tarafından dava konusu taşınmazlar hakkında Fethiye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/68 Esas - 2003/345 Karar sayılı dosyasında ... vd.’ne karşı açılan tapu iptali ve tescil davasının, tespite itiraz davası devam ederken Tapu Müdürlüğünce eski tapu kayıtları üzerinde işlem yapılması nedeniyle yapılan satışın geçersiz olduğu gerekçesiyle reddedildiği, eldeki davanın 28.04.2005 tarihinde 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkemece; davalı ... yönünden tapu sicilinin yanlış tutulmasından kaynaklanan sorumluluk şartları oluştuğundan 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca ve davalı ... yönünden tespite itiraz davasında davacı olan Mehmet oğlu ... Dereli’nin oğlu olduğu da gözetilerek sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca davanın kabulüne karar verilerek davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmalarında bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 29.09.2010 gün ve 2010/14-386 E. - 2010/427 K. sayılı kararında belirtildiği gibi, bir sözleşmenin başlangıçta geçerli olarak kurulmasına rağmen daha sonra ortaya çıkan nedenler dolayısı ile imkansız hale gelmesi durumunda, davacının gerçek ve güncel müspet zararını talep edebileceği, gerçek zararın hesabında ilkenin; zarar doğurucu eylem, zarar görenin malvarlığında ne miktarda bir azalmaya neden olmuş ise, zarar verenin tazminat borcunun da, o miktarda olacağı, öyle ise, oluşan gerçek zarar ne kadarsa, tazminatın da o kadar olacağı, tapu işlemlerinin kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden işlemler olduğundan ve tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalardan TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devletin sorumlu olduğu, burada Devletin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olduğu, davanın niteliğine göre tazminat miktarı belirlenirken, öncelikle dava tarihi itibarıyla tapusu iptal edilen gayrimenkulün niteliği belirlenip, arazi niteliğindeki taşınmazlarda net gelir esas alınarak, arsa niteliğindeki taşınmazlar için ise emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi gerekirken, yazılı şekilde hatalı değerlendirme yöntemi ile belirlenen bedele hükmedilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı ile davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 21.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.