MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Silahla tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık ... ve sanık ... hakkında hakaret eylemlerinden ceza verilmesine yer olmadığına yönelik hükümlerin temyiz edilmediği anlaşılmakla dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanık ... hakkında silahla tehdit eyleminden kurulan mahkumiyet hükmünün temyizinde;
1-Katılanlar ... ile ..."un 09.08.2011 tarihli kolluk ifadelerinde olay günü sanığın kendilerini silahla tehdit ettiğine dair herhangi bir beyanları bulunmamasına rağmen; duruşmada sanığın tüfek doğrultarak ""hepinizi öldüreceğim"" şeklindeki sözlerle tehditte bulunduğunu söylemeleri ile tarafsız tanık ..."ın aşamalarda sanığın elinde silah olduğuna ilişkin bir anlatımının bulunmaması birlikte değerlendirildiğinde; katılanların beyanları arasındaki çelişkinin giderilmeye çalışılması, giderilmediği takdirde yöntemince irdelenerek hangi anlatıma hengi nedenle üstünlük tanındığının açıklanması ve tüm kanıtların birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre ise;
a- Sanık ... ile yakın akrabası olan katılanlar ..., ..., ... ve ... arasında evlerinin önündeki foseptik çukuru sebebi ile uzun zamandır anlaşmazlık bulunduğu, olay günü bu sebeple aralarında çıkan tartışmada sanığın, katılanlar tarafından darp edildiğinin ve başından yaralandığının anlaşılması karşısında; sanık hakkında TCK"nın 29. maddesindeki haksız tahrik hükmünün uygulanma olanağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
b-Hükümde TCK"nın 62. maddesi uygulanırken hesap hatası yapılması suretiyle sonuç cezanın 2 yıl 1 ay hapis yerine, 1 yıl 13 ay hapis cezası olarak eksik belirlenmesi;
Kanuna aykırı, sanık ... "un temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sonrası yapılacak yargılamada 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.