Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2129
Karar No: 2022/12432
Karar Tarihi: 21.09.2022

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/2129 Esas 2022/12432 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2022/2129 E.  ,  2022/12432 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
    Mahkemece uyulan bozma ilamı uyarınca inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyulmuş ise de; bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;
    Arsa niteliğindeki dava konusu ... Köyü 117, 118 ve 1017 parsel sayılı taşınmazlarda yapılan imar uygulaması sonucu, kamulaştırılan alanların ... Mahallesi 128 ada 10,11,12 parsel ile ... Mahallesi 119 ada 2 parsel ve ... Mahallesi 2036 parsel numaralı taşınmazlarda kaldığı anlaşıldığından bu taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
    1-Bilirkişi kurulunca somut emsal alınan ... Mahallesi 1381 parsel sayılı taşınmazın, satışına ilişkin akit tablosu Tapu Müdürlüğünden istenilip, dava konusu taşınmaz ile somut emsal taşınmazın 2011 yılında, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından re'sen belirlenen emlak vergisine esas olan m² değerleri ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Müdürlüğünden getirtilip, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi itibariyle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda somut emsal kabul edilen taşınmazın ise bilirkişilerce değerlendirmeye esas alınan satış tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parselleri mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parselleri mi oldukları ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulup, alınacak cevaplara göre bilirkişi kurulu raporu denetlenmeden ve dava konusu taşınmazların 2011 yılına ilişkin emlak vergi değerlerine dair belgeler getirtilmediği gibi, 2012 yılına ait emlak vergi değerlerine ilişkin Belediye cevabi yazıları arasındaki çelişki de giderilmeden değer biçildiğinden, bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.
    Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
    2- Dava konusu ... Mahallesi 1017 parsel sayılı taşınmazın ifrazı ile oluşan 1224,28m² yüzölçümlü kanal vasfındaki 2036 parsel sayılı taşınmazın davalı idare tarafından kamulaştırılması nedeniyle Türkiye Petrolleri Rafinerileri A.Ş. aleyhine eldeki dava devam ederken, Dörtyol 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/247Esas-533Karar dosyasında da kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açıldığı, dosyamız davalısının davalı olduğu, yapılan inceleme sonucunda tüm tapu maliklerini kapsayacak şekilde davanın kabulüne dair kurulan hükmün temyizi üzerine Dairemizin 23.05.2019 tarih ve 2018/965 Esas-2019/10589 Karar sayılı ilamı ile onandığı ve 10.09.2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
    Bu durumda; aynı taşınmaz hakkında tarafları da aynı olan iki ayrı dava açıldığı ve verilecek kararlar sonucu mükerrer ödemeye neden olmamak için yukarıda esas numarası yazılı dava dosyası getirtilerek gerekli inceleme yapılıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3-Fen bilirkişi tarafından düzenlenen 15.03.2019 tarihli raporun infaza elverişli olmadığı dikkate alındığında dava konusu taşınmazların ve kamulaştırılacak bölümlerin koordinat değerlerini gösterir ölçekli kroki düzenlettirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    4-İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün 18.01.2012 tarihli raporunda dava konusu taşınmazda bulunduğu belirtilen yaklaşık 35-40 yaş 30 kök narenciye, istimlak alanını çevreleyen fens teli(144 adet beton direk), istimlak edilen alandaki betonarme yapı, bir adet keson sulama kuyusu, tahrip edilmiş çelik bahçe kapısının, imar uygulaması sonucu yeni oluşan parsellerde ve kamulaştırılan alanlarda kalıp kalmadığının tespit edilmemesi ve gerekçesi gösterilmeden bu muhdesatların bedeline hükmedilmemesi,

    5-Kabule göre de;
    İlk karar ile hükmedilen 252.774,20-TL kamulaştırma bedelinden acele el koyma dosyasında hesaplanan 115.274,29-TL bedelin mahsubu ile fark 137.499,91-TL bedele 07.02.2012 tarihinden ilk karar tarihi olan 28.05.2014 tarihine kadar, bozma sonrası oluşan fark bedel 485.587,69-TL’ye ise 07.02.2012 tarihinden son karar tarihi olan 12.11.2021 tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken, yazılı şekilde faize hükmedilmesi,
    6-28.04.2018 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7139 sayılı Yasanın 6.maddesi gereğince ... Genel Müdürlüğü harçtan muaf hale geldiğinden, ... Genel Müdürlüğü aleyhine harca hükmedilmesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 21/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi