Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan takipte borçlu, 23.02.2011 tarihinde tebliğ edilen ödeme emri üzerine 17.04.2012 tarihinde icra mahkemesine verdiği şikayet dilekçesinde diğer itirazlarının yanında ödeme emri tebligatının da usulsüz olduğunu ileri sürerek, ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 16.04.2012 olarak düzeltilmesini talep etmiştir.
Ödeme emrinin borçluya Tebligat Kanunu"nun 21. maddesinin birinci fıkrasına göre, muhatabın dağıtım saatlerinde hanede bulunmadığından bahisle mahalle muhtarına tebliğ edildiği, komşunun isim ve imzadan imtina ettiği görülmektedir. Muhatabın adreste bulunmama nedeni araştırılıp tebliğ evrakında tevsik edilmediği ve komşunun ismi belirtilmediği için bu tebliğ işlemi Tebligat Tüzüğü"nün 28. maddesine aykırı ve dolayısıyla usulsüzdür. Mahkemece ödeme emri tebliğ tarihinin muttali olunma tarihi olan 16.04.2012 olarak düzeltilmesi gerekirken bu konudaki şikayetin de reddine karar verilmesi isabetsizdir.
Kabule göre de, ödeme emri tebligatının usule uygun olduğunun kabulü halinde İİK"nun 168. maddesinin 5. bendinde yazılı 5 günlük şikayet süresinin geçmesi nedeniyle şikayetin süre aşımından reddi yerine, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.