Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/23-3
Karar No: 2013/1054

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/23-3 Esas 2013/1054 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2013/23-3 E.  ,  2013/1054 K.

    "İçtihat Metni"

     MAHKEMESİ : Sivas 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 27/09/2012
    NUMARASI : 2012/48-2012/359

    Taraflar arasındaki “kooperatif ihraç kararının iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;  Sivas 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce davanın reddine dair verilen 21.01.2010 gün ve 2009/100 E., 2010/20 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 22.12.2011 gün ve 2976/2796 E., K. sayılı ilamı ile;
    (...Davacı vekili, davalının ortağı olan müvekkilinin usulsüz şekilde ihracına karar verildiğini ileri sürerek, ihraç iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, ihracın yerinde olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonrasında, davalı tarafından keşide edilen ihtarnamelerin usulüne uygun olmasına rağmen davacının, parasal yükümlülüklerini yerine getirmediği, ihraç kararında isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava,  ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Davacı kooperatifin 14.09.2003 tarihli genel kurulunda kararlaştırılan parasal yükümlülükler 14.03.2004 tarihli genel kurul kararı ile değiştirildiğinden ve ayrıca aynı genel kurulda iki aylık bir süre de verildiğinden 14.09.2003 tarihli genel kurul kararına göre çıkarılan ihtarın usulüne uygun olup olmadığının gözetilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır...)
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN: Davacı vekili

                                                   HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, kooperatif ortaklığından ihraç kararın iptali istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı iken ihraç edildiğini, ihraç kararının yerinde olmadığını, müvekkilinin kooperatife olan borçlarını eksiksiz ödediğini ileri sürerek, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacıya noter aracılığı ile birinci ve ikinci borç ödeme ihtarlarının gönderildiğini, yasal süreler içerisinde borcun ödenmediğini, üyelikten ihraç yönündeki kararın yasal düzenlemelere uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacıya yapılan her iki ihtarnamenin de Kooperatifler Kanunu’nun 27. maddesine uygun bulunduğu, davacı üyenin birinci ihtarname ve ikinci ihtarnameden önce toplam borcunun gecikme cezaları da dahil 22.204,00 TL olduğu ve usulüne uygun yapılan ihtarnamelere rağmen parasal yükümlülüklerin yerine getirilmediği, bu nedenle de kooperatif ortaklığından ihracına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacı vekilinin temyizi üzerine karar, Özel Daire’ce yukarıda başlık bölümünde gösterilen nedenlerle bozulmuştur.
    Yerel Mahkemece, önceki kararda direnilmiş; hükmü temyize davacı vekili getirmiştir.
    Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davacı ortağın parasal yükümlülüklerini yerine getirmesine ilişkin ihtarnamede 14.03.2004 tarihli Genel Kurul kararının gözetilip gözetilmediği, buradan varılacak sonuca görede davacı ortağın ihracının usulsüz olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Davalı kooperatifin 14.09.2003 tarihli genel kurul toplantısında alınan 9 nolu karar ile ortakların parasal yükümlülükleri düzenlenmiş olup, madde metni aynen “…Ayrıca, Genel Kurul yetkisi olmadan yönetimin yapmış olduğu kuruluşundan bu güne kadar ki döviz hesaplarının iptaline, yapılan bu hesapların tek para cinsi TL olarak Merkez Bankası döviz o günkü satış kurundan senet tarihlerine göre TL olarak çevrilmesine, çıkan hesapların üyelere bildirilmesine, üyelerin 25 Milyar TL’ye eşitlenmesine, çıkacak farkların alacak ve verecek üyelerimizin Aralık ayı sonuna kadar ödenmesine…” şeklindedir.
    Bu karar ile düzenlenen “döviz hesaplarının eşitlenmesi” konusu, davalı kooperatifin 14.03.2004 tarihli Genel Kurul toplantısında yeniden ele alınmış ve “çıkacak farkların iki ay içerisinde ödenmesi, ödemeyen üyelerden % 10 gecikme farkı alınmasına, ödemeyenlerin ihraç edilmesine” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
    Bu itibarla, davacı ortağın döviz hesaplarının 25.000,00 TL’ye eşitlenmesi aşamasında 2.472,00 TL olduğu belirtilen borç için 14.03.2004 tarihli kooperatif Genel Kurul kararı uyarınca hesaplanacak gecikme faizi tutarı ile 14.09.2003 tarihli Genel Kurul kararı esas alınarak  hesaplanacak gecikme faizi birbirinden farklıdır.  Parasal yükümlülüklerin yerine getirilmesi için ortağa yapılan ihtarnamelerin gerçek borç miktarı ile uyumlu olması gerektiği için, gerçek borç miktarının eksik veya fazla belirtildiği ihtarlara dayalı olarak verilen ihraç kararı da geçersiz olacaktır.
    Somut olayda, davacı ortağa çıkartılan birinci ve ikinci ihtarnamelerde 14.09.2003 tarihli genel kurul kararı esas alınmış ve 2.472,00 TL borç için gecikme faizi 30.12.2003 vade tarihi esas alınarak 5.780,00 TL hesaplanmıştır. Oysa, aynı borç miktarı için ödeme tarihini yeniden belirleyen 14.03.2004 tarihli genel kurulda tanınan iki aylık süre gözetilerek hesaplanacak gecikme faizi miktarının ihtarnamede açıklanan miktardan daha düşük olacağı açıktır.
    Bu itibarla; Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır
    SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 Sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, aynı Kanunun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.07.2013 gününde  oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi