Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6080
Karar No: 2022/12490
Karar Tarihi: 22.09.2022

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/6080 Esas 2022/12490 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2022/6080 E.  ,  2022/12490 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 27.01.2022 tarih ve 2020/8635 Esas - 2022/1127 Karar sayılı ilama karşı, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin davanın kısmen kabulüne dair mahkemece verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerinde Dairemizce düzeltilerek onanmış; bu karara karşı taraf vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
    Dosya içindeki bilgi ve belgelere Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre; davalı ... vekilinin tüm, davacı vekilinin ise sair karar düzeltme istekleri HUMK'un 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirine uymadığından yerinde değildir. Şöyle ki;
    Davanın açıldığı tarihte taşınmaz değerinin davacı tarafça tam ve kesin olarak belirlenmesi mümkün olmadığından dava, HMK'nın 107/1. maddesi uyarınca belirsiz alacak davası niteliğindedir. Yargılama sırasında toplanan deliller sonunda tazminat miktarının tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda davacı iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın dava dilekçesinde belirttiği miktarı artırılabilir.
    28.07.2020 tarihli ve 31199 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 7251 sayılı Kanun'un 18. maddesi ile HMK'nın 177. maddesine eklenen 2. fıkrası ile "Yargıtay’ın bozma kararından veya bölge adliye mahkemesinin kaldırma kararından sonra dosya ilk derece mahkemesine gönderildiğinde, ilk derece mahkemesinin tahkikata ilişkin bir işlem yapması hâlinde tahkikat sona erinceye kadar da ıslah yapılabilir. Ancak bozma kararına uymakla ortaya çıkan hukuki durum ortadan kaldırılamaz" hükmü getirilmiş olduğu da gözetildiğinde; davacının 02.12.2013 havale tarihli dilekçesi bedel artırım talebi, bozma kararından sonra sunulan 13.12.2017 tarihli dilekçesi ise ıslah talebi niteliğindedir.

    Bozma kararından sonra hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporuna göre davacının 13.12.2017 tarihli ıslah dilekçesi kapsamında eksik harç ikmal edilerek hüküm kurulması gerekirken, söz konusu dilekçenin ikinci ıslah dilekçesi olduğu kabul edilerek bozma sonrası ıslah yapılamayacağı gerekçesiyle 02.12.2013 tarihli bedel artırım talepli dilekçede belirtilen miktar üzerinden hüküm kurulduğu, bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından,
    Davacı vekilinin karar düzeltme isteminin bu yönden kabulü ile Dairemizin 27.01.2022 tarihli ve 2020/8635 Esas, 2022/1127 Karar sayılı düzeltilerek onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
    Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma kararına uyularak maddi tazminat istemi yönünden davanın kabulüne, manevi tazminat istemi yönünden ise reddine karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dosyanın incelenmesinden; ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, 1634 parsel sayılı taşınmazın yörede 1959 yılında yapılan tapulamada ... adına tespit ve tescil edildiği, davacı ...’nün taşınmazı alarak 13.03.2007 tarihinde 658 yevmiye numarası ile satın aldığı, Orman Yönetimi ve Hazine tarafından taşınmazın resmi belgelerde orman olduğundan bahisle tapu iptali ve tescil istemiyle açılan dava nedeniyle ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/624 Esas, 2010/202 Karar sayılı dava dosyasında yapılan yargılama sonucunda dava konusu taşınmazın tamamının orman olarak Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden de geçerek 22.12.2011 tarihinde kesinleştiği eldeki davanın ise 16.04.2012 tarihinde 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır.
    Arazi niteliğindeki Manisa İli, ... İlçesi, ... Köyü, 1634 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak tazminata hükmolunmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki;
    1- Davanın açıldığı tarihte taşınmaz değerinin davacı tarafça tam ve kesin olarak belirlenmesi mümkün olmadığından dava, HMK'nın 107/1. maddesi uyarınca belirsiz alacak davası niteliğindedir. Yargılama sırasında toplanan deliller sonunda tazminat miktarının tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda davacı iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın dava dilekçesinde belirttiği miktarı artırılabilir.
    28.07.2020 tarihli ve 31199 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 7251 sayılı Kanun'un 18. maddesi ile HMK'nın 177. maddesine eklenen 2. fıkrası ile "Yargıtay’ın bozma kararından veya bölge adliye mahkemesinin kaldırma kararından sonra dosya ilk derece mahkemesine gönderildiğinde, ilk derece mahkemesinin tahkikata ilişkin bir işlem yapması hâlinde tahkikat sona erinceye kadar da ıslah yapılabilir. Ancak bozma kararına uymakla ortaya çıkan hukuki durum ortadan kaldırılamaz" hükmü getirilmiş olduğu da gözetildiğinde; davacının 02.12.2013 havale tarihli dilekçesi bedel artırım talebi, bozma kararından sonra sunulan 13.12.2017 tarihli dilekçesi ise ıslah talebi niteliğindedir.
    Bozma kararından sonra hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporuna göre davacının 13.12.2017 tarihli ıslah dilekçesi kapsamında eksik harç ikmal edilerek hüküm kurulması gerekirken, söz konusu dilekçenin ikinci ıslah dilekçesi olduğu kabul edilerek bozma sonrası ıslah yapılamayacağı gerekçesiyle 02.12.2013 tarihli bedel artırım talepli dilekçede belirtilen miktar üzerinden hüküm kurulması,
    2- Davanın manevi tazminat talebi yönünden reddedildiği halde, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/3 maddesi gereğince davalı idare lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davacıdan peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, 22.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi