13. Hukuk Dairesi 2016/7144 E. , 2017/8616 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün taraflar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ...geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalıdan 23.05.1996 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile taşınmaz aldığını, bedelini ödediğini, taşınmazın mülkiyetinin ... Kadastro Mahkemesi"nin 2004/1-2005/5 sayılı 11/09/2008 günü kesinleşen ilamı ile maliye hazinesine ait olduğunun kesinleştiğini ileri sürerek, tazminat yönünden incelenme yapılması suretiyle karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 5222,57TL alacağın dava tarihi olan 23/10/2012 tarihinden itibaren hesap edilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin alacak ve tazminat taleplerinin reddine, karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-HMK"nın 26/1. maddesinde “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” ve yine Hâkimin davayı aydınlatma ödevi başlıklı HMK"nın 31/1. maddesinde “Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir.” düzenlemesi mevcuttur. HMK 119/ğ. maddesinde de talep sonucunun açık bir şekilde yazılması gerektiğine değinilmiştir. Söz konusu düzenlemelere göre, hakim tarafından öncelikle davacının talep sonucu açıklattırılmalı ve daha sonra HMK 194. maddesi gereğince tarafların ileri sürdüğü iddia ve savunmaların somutlaştırılması istenilmelidir. Her ne kadar, davacı 20.06.2013 tarihli dilekçe sunmuşsa da, talep sonucu anlaşılabilir şekilde ortaya konulmamıştır. O halde, mahkemece, öncelikle taleplerin davacı tarafa açıklattırılması ve net olarak ortaya konulması, buna göre tüm talepleri karşılayacak şekilde hüküm tesisi gerekirken, bu hususlar göz ardı edilerek, çelişkiye mahal verecek şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre tarafların birinci bent kapsamı dışında kalan sair itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 89,25 TL harcın istek halinde davalıya iadesine, 3,70 TL harcın davacıdan alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.