17. Hukuk Dairesi 2017/1100 E. , 2019/9433 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair hüküm davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü;
- K A R A R -
Davacı vekili, davacılardan ..."nın eşi, ... ve ..."in oğlu olan ... kullandığı araç ile dava dışı başka bir aracın çarpışması sonucu ... vefat ettiğini, davacıların murisinin kullandığı aracın davalı ... şirketine trafik sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacıların destekten yoksun kaldıklarını belirtilerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak her bir davacı için 3.000,00 TL olmak üzere toplam 9.000,00 TL"nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davacılar vekili, 21/05/2013 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini davacı ... için 3.514,85 TL"ye, ... için 17.211,73 TL"ye ve ... için ise 23.762,18 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı .... vekili, hiç kimsenin kendi kusurundan yararlanamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile davacı ... bakımından 3.514,85 TL, davacı ... bakımından 23.762,18 TL, davacı ... bakımından 17.211,73 TL olmak üzere toplam 44.448,76 TL maddi tazminatın dava tarihinden (04/06/2012) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak payları oranında davacılara verilmesine, karar verilmiş; hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 17.Hukuk Dairesi"nin 29/06/2015 gün ve 2014/2155 Esas 2015/9267 karar sayılı ilamı ile Pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan ücret, bir çalışmanın karşılığı değil ekonomik bir değer
taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığıdır. Hal böyle olunca da ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı pasif devre zararının hesaplanması sırasında dikkate alınamayacağı açıktır. Zira, asgari geçim indirimi ücretin eki olmadığından, tazminat alacaklarının hesaplanmasına esas ücrete dahil edilemez. Somut olayda, davacıların pasif dönem zararı asgari geçim indirimi olmaksızın asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiğinden ve bu husus anılan bilirkişi raporunda açık olmadığından, mahkemece, bilirkişiden bu yönde ek rapor alındıktan sonra varılacak sonuca göre karar vermek gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir" gerekçesiyle karar bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin inceleme yapılmasının mümkün olmamasına göre; davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2.313,29 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 15/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.