Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/7814
Karar No: 2017/4327
Karar Tarihi: 12.10.2017

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/7814 Esas 2017/4327 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2014/7814 E.  ,  2017/4327 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, bu örgüte üye olma, ihaleye fesat karıştırma, rüşvet alma ve rüşvet verme
    HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    Sanık ... hakkında tayin olunan cezanın miktarına göre müdafiin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız yapılmasına, suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve bu örgüte üye olma suçlarından doğrudan zarar görmesi söz konusu olmayan, bu nedenle hükümleri temyiz etme hakkı bulunmadığı anlaşılan Hazine vekilinin bu suçlar yönünden temyiz itirazlarının 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, CMK"nın 260/1. maddesine göre rüşvet almak ve vermek, ihaleye fesat karıştırma suçlarından katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükümlerin vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında 3628 sayılı Yasanın 18. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sadece bu suçlar yönünden katılma talebinin KABULÜNE, incelemenin temyiz dilekçesinin kapsamına göre katılan Hazine vekilinin ihaleye fesat karıştırma ve rüşvet suçlarından kurulan beraat hükümlerine, bir kısım sanıklar müdafiilerinin ise kendileri haklarında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    A-) İddianamede (1. Olay) olarak gösterilen 04/03/2009 tarihli Bilecik Edaş İl Müdürlüğü tarafından yapılan “AG-OG Elektrik şebekesi Bakım-Onarımı", (2. Olay) olarak gösterilen 12/05/2009 tarihli Bilecik ili Edaş İl Müdürlüğü “Bilecik IV. AG+OG+TRP Yer altı Elektrik Şebeke Tesisi", (3. Olay) olarak gösterilen 20/05/2009 tarihli Bilecik ili Edaş İl Müdürlüğünde “Bilecik ili Bozüyük ilçesi AG+OG+TRP Yer altı Elektrik Şebeke Yapımı" ihalelerine ilişkin olarak;
    Sanık ... hakkında sanıklar ... ve ..."a rüşvet vermek suçundan açılan kamu davaları ile ilgili olarak mahallinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
    İhaleye fesat karıştırma suçundan; 2 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 21 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 24 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 27 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 31 nolu hüküm fıkrasında sanık ... haklarında zincirleme suç kapsamında teselsül ettirilerek, rüşvet almak ve vermek suçlarından 22 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 32 nolu hüküm fıkrasında sanık ... haklarında zincirleme suç kapsamında teselsül ettirilerek, 25 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 28 nolu hüküm fıkrasında sanık ... haklarında ise müstakilen mahkumiyet hükümleri kurulmuş ise de;
    1-)Her iki suçtan verilen hükümler yönünden;
    Anayasanın 141/3, CMK"nın 34/1 ve 230/1. maddeleri gereğince hakimlerin ve mahkemelerin her türlü kararının gerekçeli olarak yazılmasının zorunlu olduğu, CMK"nın 230. maddesine göre de gerekçede delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi, ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiili ve bunun nitelendirilmesi gibi hususların bulunması gerektiği halde savunmaların aksine mahkemece rüşvet anlaşmasının nasıl yapıldığı, ya da rüşvet suçuna konu eylemlerin nelerden ibaret olduğu somut gerekçelerle ortaya konulmadan, ihaleye fesat karıştırma fiilleri olarak kabul edilen gizli bilgilerin verilmesi ve ihale öncesi anlaşmaya dair eylemlerin ne şekilde kabul edildiği açıklanmadan yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,
    2-)Kabule göre de;
    a-)Her iki suçtan verilen hükümler yönünden;
    Ceza yargılaması sonucunda mahkumiyet kararının verilebilmesi için suç oluşturan fiilin sanık tarafından işlendiğinin hiç bir kuşkuya yer bırakmayacak, herkesi inandıracak biçimde kanıtlanması ve masumiyet karinesinin gereği olarak şüphenin sanık lehine değerlendirilmesi gerektiği (Anayasa 38/4. md., İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi 6/2.md., İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi 11. md., Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi 14/2. md.), gözetildiğinde sanıkların aşamalarda değişmeyen savunmaları ve tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; sanıkların atılı suçları işlediklerine dair kesin, inandırıcı ve yeterli delil bulunmadığı, telefon kayıtlarındaki bu ihaleyle ilgili görüşmelerinde doğrudan somut herhangi bir suç unsuru bulunmadığı savunmaların aksine iddianın şüpheli kaldığı nazara alınmadan yanılgılı değerlendirme sonucu ihaleye fesat karıştırma suçu yönünden yukarıda belirtilen hüküm fıkralarında sanıklar hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanıp ve ihale çokluğu da gerekçe gösterilmek suretiyle altsınırdan da uzaklaşılarak, rüşvet suçları yönünden ise sanıklar ... ve ... haklarında zincirleme suç hükümleri uygulanarak, sanıklar ... ve ... haklarında ise yukarıda belirtilen hüküm fıkralarında yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,

    b-)İhaleye fesat karıştırma suçundan verilen hükümler yönünden;

    5237 sayılı TCK"nın 235. maddesinde ihaleye fesat karıştırma halleri yasa koyucu tarafından tahdidi olarak sayılmış olup, maddede sayılan seçimlik hareketlerin ya da faillik durumunun genişletilmesinin anılan Yasanın 2. maddesindeki kanunilik ilkesine aykırılık teşkil edeceğinde bir kuşku bulunmadığı, her ne kadar bir kısım öğretide özgü suç olarak kabul edilmese de madde metni gerekçesiyle birlikte incelendiğinde; 2. fıkranın “a” ve “b” bentlerinde sayılan hallerde ihale sürecinde görev alan ilgili kamu görevlileri, “d” bendinde belirtilen halde ise ihaleye katılan ya da katılmak isteyen kişilerin suçun faili olabileceği, dolayısıyla söz konusu suçun özel faillik niteliği taşıyan kimselerce işlenebileceğinde bir tereddüt bulunmadığının kabulü gerektiği, bu itibarla 5237 sayılı TCK"nın 40/2. maddesine göre özgü suç niteliğinde olan ve TCK"nın 235/2-b maddesi uyarınca ihale sürecinde görev alan kamu görevlisi tarafından işlenebilen ihaleye fesat karıştırma suçuna iştirak eden diğer kişilerin azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulabilecekleri dikkate alındığında, söz konusu ihalede gizli bilgi verdiği mahkemece kabul edilen kamu görevlisi sanıkların eylemine sanıklar ..., ... ve ..."in ne şekilde iştirak ettikleri gerekçeleriyle gösterilmeden, sanıkların yukarıda belirtilen hüküm fıkralarında müşterek fail olarak sorumlu tutulması suretiyle eksik inceleme sonucu zincirleme suç hükümleri uygulanıp ve ihale çokluğu da gerekçe gösterilmek suretiyle altsınırdan da uzaklaşılarak yazılı şekilde hükümler kurulması,
    B-)İddianamede (4. Olay) olarak gösterilen 05/03/2009 tarihli Eskişehir ili Edaş Müdürlüğünde yapılan "Eskişehir İli Alpu İlçesi AG-OG Bakım Onarım", (5. Olay ) olarak gösterilen 10/03/2009 tarihli Eskişehir ili Edaş il Müdürlüğünde “Eskişehir ili Seyitgazi ve Han ilçeleri AG-OG Bakım Onarım” İhalelerine ilişkin olarak;
    İhaleye fesat karıştırma suçundan sanık ... hakkında 5 nolu, ... hakkında 9 nolu, Kazım Bodan hakkında 13 nolu, ... hakkında 20 nolu,........hakkında 30 nolu, ......hakkında 34 nolu hüküm fıkralarında beraat hükümleri kurulmuş ise de;
    Anayasanın 141/3, CMK"nın 34/1 ve 230/1. maddeleri gereğince hakimlerin ve mahkemelerin her türlü kararının gerekçeli olarak yazılmasının zorunlu olduğu, CMK"nın 230. maddesine göre de gerekçede delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi, ulaşılan kanaat gibi hususların bulunması gerektiği halde açılan davalar itibariyle ihale öncesi gizli kalması gereken bilgilerin verilmediği ve ihale öncesi anlaşma sağlanmadığı sonuçlarına nasıl ulaşıldığı somut gerekçelerle ortaya konulmadan ""ihalenin başka bir firmaya kaldığı "" şeklinde yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle beraat hükümleri kurulması,
    Kabule göre de;
    Hükümlerde CMK"nın 223/2-e maddesine yer verilmeyerek aynı Kanunun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    C-)İddianamede (6. Olay) olarak gösterilen 17/03/2009 tarihli Eskişehir ili Edaş İl Müdürlüğünde yapılan “Eskişehir ili Sarıcakaya ilçesi AG-OG Bakım Onarım” ihalesine ilişkin olarak;
    İhaleye fesat karıştırma suçundan 2 nolu hüküm fıkrasında sanık ...,11 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 15 nolu hüküm fıkrasında Kazım Bodan, 21 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 31 nolu hüküm fıkrasında sanık ... ve 35 nolu hüküm fıkrasında sanık ... Emir haklarında zincirleme suç kapsamında teselsül ettirilerek, 7 nolu hüküm fıkrasında sanık ... hakkında ise müstakilen mahkumiyet hükümleri, rüşvet almak ve vermek suçlarından ise 3 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 22 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 32 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 36 nolu hüküm fıkrasında ise sanık ... Emir haklarında zincirleme suç kapsamında teselsül ettirilerek, mahkumiyet hükümleri kurulmuş ise de;
    1-)Her iki suçtan verilen hükümler yönünden;
    Anayasanın 141/3, CMK"nın 34/1 ve 230/1. maddeleri gereğince hakimlerin ve mahkemelerin her türlü kararının gerekçeli olarak yazılmasının zorunlu olduğu, CMK"nın 230. maddesine göre de gerekçede delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi, ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiili ve bunun nitelendirilmesi gibi hususların bulunması gerektiği halde savunmaların aksine mahkemece rüşvet anlaşmasının nasıl yapıldığı, ya da rüşvet suçuna konu eylemlerin nelerden ibaret olduğu somut gerekçelerle ortaya konulmadan, ihaleye fesat karıştırma fiilleri olarak kabul edilen gizli bilgilerin verilmesi ve ihale öncesi anlaşmaya dair eylemlerin ne şekilde kabul edildiği açıklanmadan yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,
    2-)Kabule göre de;
    a-)İhale fesat karıştırma suçu yönünden;
    Sanıkların aşamalarda değişmeyen savunmaları ve tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; sanıkların atılı suçları işlediklerine dair kesin, inandırıcı ve yeterli delil bulunmadığı, telefon kayıtlarındaki bu ihaleyle ilgili görüşmelerin de doğrudan somut herhangi bir suç unsuru bulunmadığı savunmaların aksine iddianın şüpheli kaldığı nazara alınmadan yanılgılı değerlendirme sonucu ihaleye fesat karıştırma suçu yönünden yukarıda belirtilen hüküm fıkralarında sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ..... hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanıp ve ihale çokluğu da gerekçe gösterilmek suretiyle altsınırdan da uzaklaşılarak, sanık ... hakkında ise yukarıda belirtilen hüküm fıkrasında yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
    5237 sayılı TCK"nın 40/2. maddesine göre özgü suç niteliğinde olan ve TCK"nın 235/2-b maddesi uyarınca ihale sürecinde görev alan kamu görevlisi tarafından işlenebilen ihaleye fesat karıştırma suçuna iştirak eden diğer kişilerin azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulabilecekleri dikkate alındığında, söz konusu ihalede gizli bilgi verdiği mahkemece kabul edilen kamu görevlisi sanıkların eylemine sanıklar ..., ... ve ..."in ne şekilde iştirak ettikleri gerekçeleriyle gösterilmeden, sanıkların yukarıda belirtilen hüküm fıkralarında müşterek fail olarak sorumlu tutulması suretiyle eksik inceleme sonucu zincirleme suç hükümleri uygulanıp ve ihale çokluğu da gerekçe gösterilmek suretiyle altsınırdan da uzaklaşılarak yazılı şekilde hükümler kurulması,
    b-)Rüşvet suçu yönünden;
    765 sayılı Yasanın 212. maddesinin bir ve ikinci fıkralarında basit ve nitelikli rüşvet alma suçları ayrı ayrı düzenlenip yaptırım altına alındığı halde, sonradan yürürlüğe giren 6352
    sayılı Yasa ile yapılan değişiklik öncesinde 5237 sayılı TCK"nın rüşveti tanımlayan 252/3. maddesinde “rüşvet, bir kamu görevlisinin, görevinin gereklerine aykırı olarak bir işi yapması veya yapmaması için kişiyle vardığı anlaşma çerçevesinde bir yarar sağlamasıdır" denilerek sadece nitelikli rüşvete yer verildiği, kamu görevlisinin yapması gereken bir işi yapması ya da yapmaması gereken işi yapmaması için yarar sağlamasının rüşvet suçu kapsamından çıkarıldığı gözetildiğinde; sanıklar Sema Emir ve ... arasındaki telefon görüşmelerinde sanık ..."nın para gönderilmesi için sanık ..."a banka şube ve hesap numarası sahibi olarak ... ismini verdiği ve dosya kapsamındaki dekont bilgilerinden de söz konusu şubeden aynı gün kamu görevlisi sanık ..."nın hesabına para yatırıldığı anlaşılan olayda; belirli bir işin yapılması karşılığında çıkar sağlanacağı konusunda taraflar arasında işin yapılmasından önce gerçekleştirilmiş bir anlaşma bulunmadığı, esasen yapılması gereken bir işin yapılmış olması sebebiyle (iş yapıldıktan sonra) kamu görevlilerine çıkarın sağlandığı, rüşvet suçunun kanıtı kabul edilebilecek telefon kayıtlarındaki sözlerin yorumu gerektirmeyecek biçimde rüşvet suçunun anlaşma da dahil tüm unsurlarını ortaya koymadığı, görevin gereklerine aykırı hareket edilmesi için hangi iş ve işlem nedeniyle menfaat temin edildiği ya da rüşvet anlaşmasına varıldığı hususunun açık olmadığı dosya kapsamındaki bilirkişi raporunda da ihalelerin yapılıp sonuçlandırılmasında bir usulsüzlük bulunmadığının belirtilmiş olması ve sanık ..."nın ihale komisyonlarında komisyon üyesi olarak görevli olduğu nazara alındığında; kamu görevlisi sanık ..."nın sanık Sevfetullah"tan 24/03/2009 tarihinde 5000 TL alması eyleminin, iddianamede 7. Olay olarak gösterilen ihaleye ilişkin 17/04/2009 tarihinde 5000 TL, 8. Olay olarak gösterilen ihaleye ilişkin 06/05/2009 tarihinde 2000 TL ve 9., 10. ve 11. olaylara ilişkin 15/05/2009 tarihinde iki defa 20000 TL ve Eskişehir"de yapılan tüm ihalelere ilişkin olarak da en son 10/06/2009 tarihinde sanık ... aracılığıyla 23.000 TL para alma eylemleri ile birlikte bir bütün halinde 6352 sayılı Yasadan önceki haliyle 5237 sayılı TCK"nın 257/3., 43/1 maddelerinde düzenlenen zincirleme biçimde "görevinin gereklerine uygun davranmak için çıkar sağlama suçunu", sanık Sevfetullah"ın eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 38/1, 257/3., 43/1 maddelerinde düzenlenen zincirleme biçimde "görevinin gereklerine uygun davranmak için çıkar sağlama suçuna azmettirme", sanık ..."in eyleminin ise sadece 23.000 TL paranın sanık ..."ya teslim edilmesine aracılık etmesinden dolayı 5237 sayılı TCK"nın 39., 257/3. maddelerinde düzenlenen "görevinin gereklerine uygun davranmak için çıkar sağlama suçuna yardım etme" suçunu oluşturduğu düşünülmeden suç vasfında da yanılgıya düşülerek rüşvet suçundan sanıklar ...,...... ve ... hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanmak suretiyle yazılı şekilde hükümler kurulması,
    Sanık ..."in aşamalarda değişmeyen savunmaları ve tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; sanığın atılı suçu işlediğine dair kesin, inandırıcı ve yeterli delil bulunmadığı, telefon kayıtlarındaki görüşmelerinin de doğrudan somut herhangi bir suç unsurunu içermediği, savunmasının aksine iddianın şüpheli kaldığı nazara alınmadan yanılgılı değerlendirme sonucu sanık ... hakkında rüşvet verme suçu yönünden yukarıda belirtilen hüküm fıkrasında zincirleme suç hükümleri uygulanmak suretiyle yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
    D-) İddianamede 7. Olay olarak gösterilen 28/04/2009 tarihli Eskişehir ili Edaş İl Müdürlüğünde “Eskişehir ili Çifteler ilçesi AG-OG Elektrik Tesisi Yapım İşi" ve 8. Olay olarak gösterilen 29/04/2009 tarihli Eskişehir ili Edaş İl Müdürlüğünde “Eskişehir ili Çifteler ilçesi AG-OG Bakım Onarım işi ” ihalelerine ilişkin olarak ;
    İhaleye fesat karıştırma suçundan 11 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 15 nolu hüküm fıkrasında ..., 31 nolu hüküm fıkrasında sanık ... ve 35 nolu hüküm fıkrasında sanık ... Emir haklarında zincirleme suç kapsamında teselsül ettirilerek, rüşvet almak ve vermek suçlarından 32 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 36 nolu hüküm fıkrasında ise sanık ... Emir haklarında zincirleme suç kapsamında teselsül ettirilerek, mahkumiyet hükümleri, yine sadece 28/04/2009 tarihli ihaleye ilişkin olarak ihaleye fesat karıştırma suçundan sanık ... hakkında 1 nolu, ... hakkında 20 nolu hüküm fıkralarında beraat hükümleri kurulmuş ise de;
    1-)Her iki suçtan verilen tüm beraat ve mahkumiyet hükümleri yönünden;
    Anayasanın 141/3, CMK"nın 34/1 ve 230/1. maddeleri gereğince hakimlerin ve mahkemelerin her türlü kararının gerekçeli olarak yazılmasının zorunlu olduğu, CMK"nın 230. maddesine göre de gerekçede delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi, ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiili ve bunun nitelendirilmesi gibi hususların bulunması gerektiği halde savunmaların aksine mahkemece rüşvet anlaşmasının nasıl yapıldığı, ya da rüşvet suçuna konu eylemlerin nelerden ibaret olduğu somut gerekçelerle ortaya konulmadan, ihaleye fesat karıştırma fiilleri olarak kabul edilen gizli bilgilerin verilmesi eylemlerinin ne şekilde kabul edildiği açıklanmadan, yine beraat hükümleri yönünden ise gizli kalması gereken bilgilerin verilmediği sonucuna nasıl ulaşıldığı somut gerekçelerle ortaya konulmadan yetersiz gerekçelerle beraat ve mahkumiyet hükümleri kurulması,
    2-)Kabule göre de;
    a-)Beraat hükümleri yönünden;
    Hükümlerde CMK"nın 223/2-e maddesine yer verilmeyerek aynı Kanunun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    b-)İhaleye fesat karıştırma suçundan verilen mahkumiyet hükümleri yönünden;
    İhaleye fesat karıştırma fiilleri olarak kabul edilen gizli bilgilerin verilmesi eyleminin tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; sanıkların atılı suçları işlediklerine dair kesin, inandırıcı ve yeterli delil bulunmadığı,telefon kayıtlarındaki bu ihaleyle ilgili görüşmelerin de doğrudan somut herhangi bir suç unsuru bulunmadığı savunmaların aksine iddianın şüpheli kaldığı nazara alınmadan yanılgılı değerlendirme sonucu ihaleye fesat karıştırma suçu yönünden yukarıda belirtilen hüküm fıkralarında sanıklar ...,......, ... ve ..... hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanıp ve ihale çokluğu da gerekçe gösterilmek suretiyle altsınırdan da uzaklaşılarak yazılı şekilde hükümler kurulması,
    5237 sayılı TCK"nın 40/2. maddesine göre özgü suç niteliğinde olan ve TCK"nın 235/2-b maddesi uyarınca ihale sürecinde görev alan kamu görevlisi tarafından işlenebilen ihaleye fesat karıştırma suçuna iştirak eden diğer kişilerin azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulabilecekleri dikkate alındığında, söz konusu ihalede gizli bilgi verdiği mahkemece kabul edilen kamu görevlisi sanıkların eylemine sanık ..."in ne şekilde iştirak ettiği gerekçeleriyle gösterilmeden, sanığın yukarıda belirtilen hüküm fıkrasında müşterek fail olarak sorumlu tutulması suretiyle eksik inceleme sonucu zincirleme suç hükümleri uygulanıp ve ihale çokluğu da gerekçe gösterilmek suretiyle altsınırdan da uzaklaşılarak yazılı şekilde hükümler kurulması,
    c-)Rüşvet suçundan verilen mahkumiyet hükümleri yönünden;
    765 sayılı Yasanın 212. maddesinin bir ve ikinci fıkralarında basit ve nitelikli rüşvet alma suçları ayrı ayrı düzenlenip yaptırım altına alındığı halde, sonradan yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik öncesinde 5237 sayılı TCK"nın rüşveti tanımlayan 252/3. maddesinde “rüşvet, bir kamu görevlisinin, görevinin gereklerine aykırı olarak bir işi yapması veya yapmaması için kişiyle vardığı anlaşma çerçevesinde bir yarar sağlamasıdır" denilerek sadece nitelikli rüşvete yer verildiği, kamu görevlisinin yapması gereken bir işi yapması ya da yapmaması gereken işi yapmaması için yarar sağlamasının rüşvet suçu kapsamından çıkarıldığı gözetildiğinde; sanıklar .....ve ... arasındaki telefon görüşmelerinde sanık ..."nın para gönderilmesi için sanık ..."a banka şube ve hesap numarası sahibi olarak ... ismini verdiği ve dosya kapsamındaki dekont bilgilerinden de söz konusu şubeden aynı gün kamu görevlisi sanık ..."nın hesabına para yatırıldığı anlaşılan olayda; belirli bir işin yapılması karşılığında çıkar sağlanacağı konusunda taraflar arasında işin yapılmasından önce gerçekleştirilmiş bir anlaşma bulunmadığı, esasen yapılması gereken bir işin yapılmış olması sebebiyle (iş yapıldıktan sonra) kamu görevlilerine çıkarın sağlandığı, rüşvet suçunun kanıtı kabul edilebilecek telefon kayıtlarındaki sözlerin yorumu gerektirmeyecek biçimde rüşvet suçunun anlaşma da dahil tüm unsurlarını ortaya koymadığı, görevin gereklerine aykırı hareket edilmesi için hangi iş ve işlem nedeniyle menfaat temin edildiği ya da rüşvet anlaşmasına varıldığı hususunun açık olmadığı, dosya kapsamındaki bilirkişi raporunda da ihalelerin yapılıp sonuçlandırılmasında bir usulsüzlük bulunmadığının belirtilmiş olması ve sanık ..."nın ihale komisyonlarında komisyon üyesi olarak görevli olduğu nazara alındığında; kamu görevlisi sanık ..."nın sanık Sevfetullah"tan 17/04/2009 tarihinde 5000 TL, 06/05/2009 tarihinde 2000 TL alması eylemlerinin iddianamede 6. olay olarak gösterilen ihaleye ilişkin 24/03/2009 tarihinde 5000 TL, 9.,10. ve 11. olaylara ilişkin 15/05/2009 tarihinde iki defa 20000 TL ve Eskişehir"de yapılan tüm ihalelere ilişkin olarak da en son 10/06/2009 tarihinde sanık ... aracılığıyla 23.000 TL para alma eylemleri ile birlikte bir bütün halinde 6352 sayılı Yasadan önceki haliyle 5237 sayılı TCK"nın 257/3., 43/1 maddelerinde düzenlenen zincirleme biçimde "görevinin gereklerine uygun davranmak için çıkar sağlama" suçunu, sanık Sevfetullah"ın eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 38/1, 257/3., 43/1 maddelerinde düzenlenen zincirleme biçimde "görevinin gereklerine uygun davranmak için çıkar sağlama suçuna azmettirme" suçunu oluşturduğu düşünülmeden suç vasfında da yanılgıya düşülerek rüşvet suçundan sanıklar ... ve Sema Emir hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanmak suretiyle yazılı şekilde hükümler kurulması,
    E-)İddianamede (9. Olay) olarak gösterilen 07/05/2009 tarihli Eskişehir ili Edaş İl Müdürlüğünde “Eskişehir ili Çamlıca Mahallesi AG-OG Yer altı Elektrik Şebekesi Tesis yapım işi”, (10. Olay) olarak gösterilen "08/05/2009 tarihli Eskişehir ili Edaş il Müdürlüğünde

    “Eskişehir ili Çamlıca Mahallesi AG-OG Yer altı Kablolu Elektrik Tesis yapım işi” ve (11. Olay) olarak gösterilen 11/05/2009 tarihli Eskişehir ili Edaş İl Müdürlüğünde “Eskişehir ili Uluönder Mahallesi AG-OG Elektrik Tesisi Yapım İşi" ihalelerine ilişkin olarak;

    İhaleye fesat karıştırma suçundan 31 nolu hüküm fıkrasında sanık ... ve 35 nolu hüküm fıkrasında sanık ... Emir haklarında zincirleme suç kapsamında teselsül ettirilerek, rüşvet almak ve vermek suçlarından 32 nolu hüküm fıkrasında sanık ..., 36 nolu hüküm fıkrasında ise sanık ... Emir haklarında zincirleme suç kapsamında teselsül ettirilerek mahkumiyet hükümleri ihaleye fesat karıştırma suçundan sanık ... hakkında 9 nolu, sanık ... hakkında 13 nolu, sanık ... hakkında 16 nolu hüküm fıkralarında beraat hükümleri kurulmuş ise de;
    1-)Her iki suçtan verilen tüm beraat ve mahkumiyet hükümleri yönünden;
    Anayasanın 141/3, CMK"nın 34/1 ve 230/1. maddeleri gereğince hakimlerin ve mahkemelerin her türlü kararının gerekçeli olarak yazılmasının zorunlu olduğu, CMK"nın 230. maddesine göre de gerekçede delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi, ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiili ve bunun nitelendirilmesi gibi hususların bulunması gerektiği halde savunmaların aksine mahkemece rüşvet anlaşmasının nasıl yapıldığı, ya da rüşvet suçuna konu eylemlerin nelerden ibaret olduğu somut gerekçelerle ortaya konulmadan, ihaleye fesat karıştırma fiilleri olarak kabul edilen gizli bilgilerin verilmesi eylemlerinin ne şekilde kabul edildiği açıklanmadan,yine beraat hükümleri yönünden ise gizli kalması gereken bilgilerin verilmediği sonucuna nasıl ulaşıldığı somut gerekçelerle ortaya konulmadan yetersiz gerekçelerle beraat ve mahkumiyet hükümleri kurulması,
    2-)Kabule göre de;
    a-)Beraat hükümleri yönünden;
    Hükümlerde CMK"nın 223/2-e maddesine yer verilmeyerek aynı Kanunun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    b-)İhaleye fesat karıştırma suçundan verilen mahkumiyet hükümleri yönünden;
    İhaleye fesat karıştırma fiilleri olarak kabul edilen gizli bilgilerin verilmesi eyleminin tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; sanıkların atılı suçları işlediklerine dair kesin, inandırıcı ve yeterli delil bulunmadığı, telefon kayıtlarındaki bu ihaleyle ilgili görüşmelerin de doğrudan somut herhangi bir suç unsuru bulunmadığı savunmaların aksine iddianın şüpheli kaldığı nazara alınmadan yanılgılı değerlendirme sonucu ihaleye fesat karıştırma suçu yönünden yukarıda belirtilen hüküm fıkralarında sanıklar ... ve ......hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanıp ve ihale çokluğu da gerekçe gösterilmek suretiyle altsınırdan da uzaklaşılarak yazılı şekilde hükümler kurulması,
    5237 sayılı TCK"nın 40/2. maddesine göre özgü suç niteliğinde olan ve TCK"nın 235/2-b maddesi uyarınca ihale sürecinde görev alan kamu görevlisi tarafından işlenebilen ihaleye fesat karıştırma suçuna iştirak eden diğer kişilerin azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulabilecekleri dikkate alındığında, söz konusu ihalede gizli bilgi verdiği mahkemece kabul edilen kamu görevlisi sanık ..."nın eylemine sanık ..."in ne şekilde iştirak ettiği gerekçeleriyle gösterilmeden, sanığın yukarıda belirtilen hüküm fıkrasında müşterek fail olarak sorumlu tutulması suretiyle eksik inceleme sonucu zincirleme suç hükümleri uygulanıp ve ihale çokluğu da gerekçe gösterilmek suretiyle
    altsınırdan da uzaklaşılarak yazılı şekilde hükümler kurulması,
    c-)Rüşvet suçundan verilen mahkumiyet hükümleri yönünden;
    765 sayılı Yasanın 212. maddesinin bir ve ikinci fıkralarında basit ve nitelikli rüşvet alma suçları ayrı ayrı düzenlenip yaptırım altına alındığı halde, sonradan yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik öncesinde 5237 sayılı TCK"nın rüşveti tanımlayan 252/3. maddesinde “rüşvet, bir kamu görevlisinin, görevinin gereklerine aykırı olarak bir işi yapması veya yapmaması için kişiyle vardığı anlaşma çerçevesinde bir yarar sağlamasıdır" denilerek sadece nitelikli rüşvete yer verildiği, kamu görevlisinin yapması gereken bir işi yapması ya da yapmaması gereken işi yapmaması için yarar sağlamasının rüşvet suçu kapsamından çıkarıldığı gözetildiğinde; sanıklar Sema Emir ve ... arasındaki telefon görüşmelerinde sanık ..."nın para gönderilmesi için sanık ..."a banka şube ve hesap numarası sahibi olarak ... ismini verdiği ve dosya kapsamındaki dekont bilgilerinden de söz konusu şubeden aynı gün kamu görevlisi sanık ..."nın hesabına para yatırıldığı anlaşılan olayda; belirli bir işin yapılması karşılığında çıkar sağlanacağı konusunda taraflar arasında işin yapılmasından önce gerçekleştirilmiş bir anlaşma bulunmadığı, esasen yapılması gereken bir işin yapılmış olması sebebiyle (iş yapıldıktan sonra) kamu görevlilerine çıkarın sağlandığı, rüşvet suçunun kanıtı kabul edilebilecek telefon kayıtlarındaki sözlerin yorumu gerektirmeyecek biçimde rüşvet suçunun anlaşma da dahil tüm unsurlarını ortaya koymadığı, görevin gereklerine aykırı hareket edilmesi için hangi iş ve işlem nedeniyle menfaat temin edildiği ya da rüşvet anlaşmasına varıldığı hususunun açık olmadığı, dosya kapsamındaki bilirkişi raporunda da ihalelerin yapılıp sonuçlandırılmasında bir usulsüzlük bulunmadığının belirtilmiş olması ve sanık ..."nın ihale komisyonlarında komisyon üyesi olarak görevli olduğu nazara alındığında; kamu görevlisi sanık ..."nın sanık Sevfetullah"tan 15/05/2009 tarihinde iki defa 20000 TL alması eylemlerinin iddianamede 6. Olay olarak gösterilen ihaleye ilişkin 24/03/2009 tarihinde 5000 TL, 7. Olay olarak gösterilen ihaleye ilişkin 17/04/2009 tarihinde 5000 TL, 8. Olay olarak gösterilen ihaleye ilişkin 06/05/2009 tarihinde 2000 TL ve Eskişehir"de yapılan tüm ihalelere ilişkin olarak da en son 10/06/2009 tarihinde sanık ... aracılığıyla 23.000 TL para alma eylemleri ile birlikte bir bütün halinde 6352 sayılı Yasadan önceki haliyle 5237 sayılı TCK"nın 257/3., 43/1. maddelerinde düzenlenen zincirleme biçimde "görevinin gereklerine uygun davranmak için çıkar sağlama" suçunu, sanık Sevfetullah"ın eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 38/1, 257/3., 43/1 maddelerinde düzenlenen zincirleme biçimde "görevinin gereklerine uygun davranmak için çıkar sağlama" suçuna azmettirme" suçunu oluşturduğu düşünülmeden suç vasfında da yanılgıya düşülerek rüşvet suçundan sanıklar ... ve .....hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanmak suretiyle yazılı şekilde hükümler kurulması,
    F-)İddianamede 12. Olay olarak gösterilen 29/06/2009 tarihli Eskişehir ili Edaş İl Müdürlüğünde “Eskişehir ili Alpu, Beylikova, Günyüzü, Mihalıççık ve Sivrihisar ilçeleri ve bağlı köyleri Arıza Bakım Onarım işi" ihalesine ilişkin olarak;
    İhaleye fesat karıştırma suçundan sanık ... hakkında 1 nolu, ... hakkında 9 nolu, ... hakkında 13 nolu, ... hakkında 18 nolu, ... hakkında 20 nolu, ... hakkında 30 nolu, ..... hakkında 34 nolu hüküm fıkralarında beraat hükümleri kurulmuş ise de;
    Anayasanın 141/3, CMK"nın 34/1 ve 230/1. maddeleri gereğince hakimlerin ve mahkemelerin her türlü kararının gerekçeli olarak yazılmasının zorunlu olduğu, CMK"nın 230. maddesine göre de gerekçede delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi, ulaşılan kanaat gibi hususların bulunması gerektiği halde açılan davalar itibariyle ihale öncesi gizli kalması gereken bilgilerin verilmediği ve ihale öncesi anlaşma sağlanmadığı sonuçlarına nasıl ulaşıldığı somut gerekçelerle ortaya konulmadan ""...ihalenin başka bir firma tarafından kazanıldığı, sanık Sevfetullah"ın firmasına kalmadığı..., "" şeklinde yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle beraat hükümleri kurulması,
    Kabule göre de;
    Hükümlerde CMK"nın 223/2-e maddesine yer verilmeyerek aynı Kanunun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    G-)İddianamede 4-5-6-7-8-9-10-11-12. Olaylar olarak gösterilen Eskişehir"de yapılan tüm ihaleler yönünden rüşvet almak suçundan sanık ... hakkında 10 nolu, ... hakkında 14 nolu hüküm fıkralarında verilen beraat hükümlerine ilişkin olarak;
    Anayasanın 141/3, CMK"nın 34/1 ve 230/1. maddeleri gereğince hakimlerin ve mahkemelerin her türlü kararının gerekçeli olarak yazılmasının zorunlu olduğu, CMK"nın 230. maddesine göre de gerekçede delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi, ulaşılan kanaat gibi hususların bulunması gerektiği halde açılan davalar itibariyle sanıkların rüşvet almadıkları sonucuna nasıl ulaşıldığı somut gerekçelerle ortaya konulmadan """rüşvet aldıkları kesin olarak saptanamadığı"" şeklinde yeterli olmayan gerekçeyle beraat hükümleri kurulması,
    H-)Tüm mahkumiyet hükümleri yönünden genel olarak kabule göre de;
    İhalelere katılan sanıklar hakkında 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 17/a maddesi yollamasıyla anılan Yasanın 59/1. maddesi uyarınca yasaklama kararına hükmedilmemesi,
    Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı Kararının 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53/1. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Yüklenen suçları TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen kamu görevlisi sanıklar hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması,
    Kanuna aykırı, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 12/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi