12. Ceza Dairesi Esas No: 2017/4659 Karar No: 2019/42 Karar Tarihi: 07.01.2019
Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/4659 Esas 2019/42 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, taksirle öldürme suçundan mahkum edilmiştir. Olayda sanık aracı kullanırken, direksiyon hakimiyetini kaybederek uçuruma düşmesine sebebiyet vermiş ve iki kişinin ölümüne neden olmuştur. Temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşılmasında isabetsizlik görülmüş, ancak meydana gelen neticenin ağırlığı ve sanığın taksire dayalı sorumluluk miktarı göz önünde bulundurularak alt sınırdan bir miktar daha uzaklaşılması gerektiği göz ardı edilmiştir. Sanık müdafiinin kusur durumuna ve cezanın ertelenmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazları reddedilmiştir. Ancak, sanık hakkında verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında yasa maddesi belirtilmemiştir ve bu nedenle hüküm bozulmuştur. Yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, adli para cezasına çevirmede kullanılan kanun maddeleri değiştirilerek hüküm düzeltilmiş ve onanmıştır. Kanun maddeleri: TCK'nın 85/2, 62, 50/1-a, 52/2-4, 53/6, 50/4 ve 52/2.
12. Ceza Dairesi 2017/4659 E. , 2019/42 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürme Hüküm : TCK"nın 85/2, 62, 50/1-a, 52/2-4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Olay günü sanığın idaresindeki otomobille iki şeritli ve iki yönlü, toplam 4.5 metre genişliğindeki, asfalt kaplama ve iniş yönünde eğimli olan yolda seyir halindeyken, yolun sağa doğru virajlanan kısmında direksiyon hakimiyetini kaybederek sol tarafındaki uçuruma aracını düşürerek iki kişinin ölümüne tam kusurlu olarak sebebiyet verdiği olayda, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşılmasında isabetsizlik görülmemekle meydana gelen neticenin ağırlığı ve sanığın taksire dayalı sorumluluk miktarı göz önünde bulundurularak alt sınırdan bir miktar daha uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin kusur durumuna ve cezanın ertelenmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanık hakkında hükmolunan 2 yıl 11 ay süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında dayanak olan yasa maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 232/6. Maddesine aykırı davranılması, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının adli para cezasına çevirmeye ilişkin (1) no"lu bendinin "üçüncü" paragrafında yer alan "TCK"nın 50 (1-a) ve 52(2)" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine "TCK"nın 50/4, 50/1-a ve 52/2." ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.