Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4950 Esas 2018/408 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4950
Karar No: 2018/408

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4950 Esas 2018/408 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, motorlu taşıt sürücü adayları sınavına başka bir kişinin yerine girdiği iddiasıyla açılan kamu davasında resmi belgede sahtecilik suçuyla suçlanmış ve mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak, sınav cevap kağıdının baştan itibaren sahte olduğunun bilinmesi ve dosya kapsamına göre diğer belgelerin düzenlenmemesi nedeniyle suç unsurları oluşmadığından sanığın beraati gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, hak yoksunlukları cezasının hangi kişiler için uygulanacağı konusunda 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendindeki düzenlemenin Anayasa Mahkemesi kararı ile yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi: Cezaevinde bulunan kişilerin hangi hak yoksunluğuna uğrayacaklarına dair düzenlemeleri içermektedir.
1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi: Mahkeme kararlarının temyiz yoluyla incelenmesi ve gerekiyorsa bozulması hakkında düzenlemeler içermektedir.

11. Ceza Dairesi 2017/4950 E. , 2018/408 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

23/10/2010 günü yapılan motorlu taşıtlar sürücü adayları sınavına, sanık ... yerine hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen suça sürüklenen çocuk ..."ın girdiği iddiasıyla açılan kamu davasında, ..."un sınav cevap kağıdına ... adı ve soyadını yazıp yerine imzaladıktan sonra ancak cevap kağıdını doldurmadan önce salon görevlisi tarafından yapılan kimlik kontrolü sırasında bu durumun tespit edildiği cihetle, suça konu sınav cevap kağıdı belgesinin baştan itibaren görevlilerce içeriği itibariyle sahte olduğunun bilinmesi nedeniyle hukuki sonuç doğurmaya elverişli bulunmadığı ve dosya kapsamına göre de görevlilerce başkaca herhangi bir belgenin düzenlenmemiş olduğunun anlaşılması karşısında, unsurları oluşmayan suçtan sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluklarının sanığın kendi alt soyu dışındakiler için hapis cezasının infazı tamamlanana kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/01/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.