11. Ceza Dairesi 2017/10833 E. , 2021/2688 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Mahkumiyet
A) 2008 yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık müdafinin temyiz taleplerinin incelenmesi:
En son aralık ayında matrahlı beyanname verilmesi nedeniyle suç tarihinin en aleyhe kabulle 31.12.2008 tarihi olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığa yüklenen "2008 yılında sahte fatura düzenleme" suçunun cezasının miktarı ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen uzamış dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
B) 2009 yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafinin temyiz taleplerinin incelenmesi:
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08.11.2018 tarihli 2018/427 esas ve 2018/517 karar sayılı ilamı gereğince, sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında suça konu faturaların, 213 sayılı VUK"nin 230. maddesine göre yalnızca unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmadığının anlaşılması karşısında; tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir
1-2009 yılında sahte fatura düzenleme suçundan açılan kamu davasında sanığın Demar Doğalgaz Mühendislik Elektrik İnş.Ltd.Şti."nin kendisine ait olduğunu, şirketi kendisinin ve mühendisleri olan ... isimli kişinin idare ettiğini, her ikisinin de ayrı ayrı yetkili olduklarını, 2010 yılının 12. ayında iflas etmeleri nedeni ile şirketi kapattıklarını bahse konu belgeleri şu anda görmediği için kimin imzaladığı hakkında net birşey söyleyemeyeceğini ancak böyle bir suç işlemediğini, bu konuyla ilgili muhasebecisiyle görüşüp suça konu faturaları görmesi gerektiğini savunması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
a) Sanığın 2009 takvim yılında düzenlediği iddia olunan faturaların sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,
b)... isimli kişi araştırılarak, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi ve faturalar kendisine gösterilerek faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,
c) Adı geçen tanığın faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylemesi takdirde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanığa veya tanığa ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
d) Faturalardaki yazı ve imzaların sanık veya tanığa ait olmadığının anlaşılması ve/veya faturalar ile yukarıda ismi geçen kişiye ulaşılamaması halinde ise;
aa) Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
bb) Faturaları kullanan mükelleflerin yetkililerinin ve kişilerin CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
cc)Şirketin 2009 yılında muhasebeciliğini yapan ... isimli kişinin tanık olarak duruşmaya çağrılması, CMK’nin 46/1-c. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra kendisinden sanığı tanıyıp tanımadığının ve beyannamelere konu faturaların sanık tarafından kendisine getirilip getirilmediğinin sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması yasaya aykırı,
2- Kabule göre de;5237 sayılı TCK‟nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.