
Esas No: 2015/25445
Karar No: 2017/3620
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/25445 Esas 2017/3620 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; kusur belirlemesi, nafakanın ve tazminatların miktarı yönünden, davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafaka yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı erkeğin süresi içerisinde cevap dilekçesi vermediği, davaya süresinde cevap vermemiş olan davalının, diğer tarafın kusurlu olduğuna yönelik bir vakıa ileri süremeyeceği, (sayılı kararı) bu durumda davacı kadına kusur yüklenmesinin mümkün olmadığı, boşanmaya sebep veren olaylarda sadakat yükümlülüğünü ihlal eden, eşine hakaret eden, eşini aşağılayan, eşine karşı fiziksel şiddet uygulayan davalı erkeğin tamamen kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran davacı kadın yararına hükmolunan manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanununun 52. ve 58. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK m. 174/2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3-Davalı, dava dilekçesinin tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde cevap verebilir (HMK m. 127/1) Davalı erkeğe dava dilekçesi 08.10.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı erkek 07.11.2013 tarihinde cevap dilekçesi vermiştir. Davalı erkek tarafından süresinden sonra verilen cevap dilekçesi ile manevi tazminat talebinde bulunulmuştur. Davalı erkeğin süresinde olmayan cevap dilekçesinde yer alan manevi tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 30.03.2017(Prş.)