14. Hukuk Dairesi 2017/4132 E. , 2018/965 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.03.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.06.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı, 720 Parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın öncelikle aynen taksim mümkün değil ise ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 08.06.2004 tarih, 2003/450E, 2004/276 K sayılı ilamı ile ortaklığın giderilmesine karar verilmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 26.06.2006 tarihli 2006/5936 E, 2006/7339 K sayılı ilamı ile ‘’...dava konusu edilen ve satışına karar verilen taşınmazın paydaşlarından İ... yargılama sırasında 08.05.2005 tarihinde öldüğü ve mirasçılarının davaya dahil edilmediği ibraz edilen mirasçılık belgesinden anlaşılmaktadır. Adı geçenin mirasçıları davaya dahil edilip ve taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken , bu hususun gözardı edilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir...’’ gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; 04.05.2007 tarih, 2006/366 E, 2007/242 K sayılı ilamı ile satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 30.10.2008 tarihli, 2008/9131 E, 2008/11726 K sayılı ilamı ile ‘’... Dava konusu 720 Parsel ...’ın 27.10.2004 tarihinde öldüğü, dosyada bulunan nüfus kaydından anlaşılmaktadır. Adı geçen mirasçıları davada yer almamışlar, kendilerine hüküm tebliği ile yetinilmiştir. Yargılama sırasında ölen ... mirasçılarının davaya dahil edilip ve taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi için hükmün bozulması gerekmiştir...’’gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; 12.04.2010 tarih, 2008/634E, 2010/190 K sayılı ilamı ile satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 23.01.2012 tarih, 2011/9698 E, 2012/527 K sayılı ilamı ile ‘’... mahkemece birbirine aykırı mirasçılık belgesindeki çelişkinin giderilmesi için ilgililerine önel verilmesi, bu konuda açılacak davanın sonucu beklenerek taraf teşkilinin sağlanmasından sonra işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir...’’ gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş, hükmü davalılar ... ve ... temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK"nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Somut olayda; Dava konusu 720 parsel sayılı taşınmazda kayıt maliki olan ... mirasçılarından ..., ... ve tapu kayıt maliki ... ve ...’ın kararın verildiği 11.06.2013 tarihinden önce vefat ettikleri anlaşıldığından, mirasçılarının davaya dahil edilmesi, yine tapu kayıt maliklerinden ... ve ...’ın davada taraf olarak yer almadığı anlaşıldığından, adı geçen hissedarların sağ iseler kendilerinin veya ölü iseler usulüne uygun ibraz edilecek mirasçılık belgesine göre tespit edilecek mirasçılarının davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Kabule görede, gerekçeli karar başlığında sadece davacı ...’ın yer alması, diğer davacıların karar başlığında yer almaması doğru görülmemiştir.
Mahkemece belirtilen hususlar gözetilmeden eksik taraf teşkiliyle yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeplerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 12.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.