14. Ceza Dairesi Esas No: 2020/11055 Karar No: 2021/2523 Karar Tarihi: 29.03.2021
Çocuğun cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2020/11055 Esas 2021/2523 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilmiştir. Sanık çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlamalarıyla yargılanmıştır. İlk derece mahkemesi sanığa beraat kararı vermiştir. Ancak mağdurenin vekili mahkeme kararına itiraz etmiştir. Yapılan inceleme sonucunda, sanığın hükümlerden sonra öldüğü tespit edilmiştir. Bu nedenle kararın bozulması gerektiği kararlaştırılmıştır. 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 64/1 ve 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddeleri gereğince karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un 20/2. maddesi gereğince davaya katılma hakkı bulunan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re'sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun verdiği 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararına atıfta bulunularak, Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığı belirtilmiştir. 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gözetilerek 1412
14. Ceza Dairesi 2020/11055 E. , 2021/2523 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Beraat
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü: Bakanlık vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde; 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi gereğince davaya katılma hakkı bulunan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re"sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019 gün ve 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığının kabul edilmesi ve 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesine göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin davaya katılma ve hükümleri temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE, Katılan mağdure vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince; Sanığın hükümlerden sonra 31.01.2018 tarihinde öldüğünün Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla temin edilen nüfus kaydından anlaşılması karşısında, mahkemece bu hususta mahallinde araştırma yapıldıktan sonra 5237 sayılı TCK"nın 64/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince karar verilmesi lüzumu, Bozmayı gerektirmiş, katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 29.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.