16. Hukuk Dairesi 2018/5002 E. , 2021/3278 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtilerek, çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin onaylı tutanak suretleri ve dayanağı olan belgeler ile çekişmeli taşınmaza ait Toprak Komisyonunca düzenlenen tevzi haritası, belirtmelik krokisi ve eklerinin getirtilip dosyanın tamamlanması, bundan sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf ve zilyetlik tanıkları, sağ olmaları durumunda belirtmelik bilirkişileri, önceki keşiflerde dinlenen mahalli bilirkişiler, tespit bilirkişileri ve taraf tanıklarının katılımıyla keşif yapılması, keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği hususlarının etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin hangi tarihte başladığı hususunun tereddüde yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi, bilirkişi ve tanık sözlerinin komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmesi, alınan beyanlar ile önceki keşiflerde dinlenen mahalli bilirkişi ve tespit bilirkişilerin beyanları arasında çelişki ortaya çıktığı takdirde giderilmeye çalışılması, davacı ve müdahillerin dayandıkları vergi kayıtlarından 8 tahrir numaralı vergi kaydının 41, 42 ve 43 parsel sayılı taşınmazlara revizyon gördüğü ve bu taşınmazların tespitlerinin kesinleştiğinin gözetilmesi, 49 parsel sayılı taşınmazın onaylı tutanak örneğinin yeniden getirtilmesi, 7 tahrir numaralı vergi kaydının 49 parsel sayılı taşınmaza ya da başka bir taşınmaza revizyon görüp görmediği hususunun açıklığa kavuşturulması, sağ olması durumunda belirtmelik bilirkişilerinden, çekişmeli taşınmazın toprak komisyonu sırasında neye istinaden devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer olarak bırakıldığı hususunun sorulması, fen bilirkişiden toprak komisyonunca düzenlenen harita ile kadastro paftasının yöntemince çakıştırılmasının istenilmesi, teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir ve denetime elverişli kroki ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 40 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile 17.07.2017 tarihli teknik bilirkişi raporunun krokisinde (E) harfi ile gösterilen bölümün en son parsel numarası altında 48 pay üzerinden 24 payının ... mirasçıları adına, 14 payının ... mirasçıları adına, 5 payının ... mirasçıları adına, 5 payının ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline, (A) harfi ile gösterilen bölümün en son parsel numarası altında müdahil davacı ..., ..., ..., ..., ... , ... ve ... adlarına eşit pay oranlarında tapuya kayıt ve tesciline, (B) harfi ile gösterilen bölümün en son parsel numarası altında müdahil davacılar ..., ..., ... ve ... adlarına eşit pay oranlarında tapuya kayıt ve tesciline, (C) harfi ile gösterilen bölümün en son parsel numarası altında davacı ... ile müdahil davacı ... ve ... adlarına eşit pay oranlarında tapuya kayıt ve tesciline, (D-1) harfi ile gösterilen bölüm ve (D-2) ile gösterilen bölümün en son parsel numarası altında müdahil davacılar ... ve ... mirasçıları adlarına eşit pay oranlarında tapuya kayıt ve tesciline, (F) ve (G) harfleri ile gösterilen bölümlere yönelik açılan davanın reddi ile en sonra parsel numarası altında davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm bir kısım asli müdahil vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A), (B), (C), (D1) ve (D2) harfleri ile gösterilen bölümleri üzerinde zilyetlikle mülk edinme şartlarının davacı ve asli müdahiller yararına gerçekleştiği, (E) harfi ile gösterilen bölümü üzerinde davacı ve asli müdahillerin dayandığı 1937 tarih 7 sıra numaralı vergi kaydının taşınmaza uyduğu ve zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, bozma ilamının gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla davanın tarafları yararına usuli kazanılmış hak oluşacağı gibi, mahkemeye de bozma ilamı doğrultusunda işlem yapma ve bozma ilamında işaret edilen hususları eksiksiz olarak yerine getirme zorunluluğu doğar. Önceki tarihli bozma ilamında, yöntemince zilyetlik araştırması yapılması gereğine değinildiği halde, davacı ve asli müdahiller lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda yeterli araştırma yapılmamış, davacı ve asli müdahiller, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin murislerinden kendilerine intikal ettiğini ve taksimen kendilerine kaldığını ileri sürmelerine rağmen, taksim hususunda dinlenen bilirkişi ve tanıklardan yeterli bilgi alınmamıştır. Öte yandan, bir arazinin niteliğinin ve kullanım durumunun belirlenmesinde en önemli delil hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yararlanılmamış ve belgesizden zilyetlik yoluyla edinilebilecek taşınmaz miktarına ilişkin sınırlamalar da göz önünde bulundurulmaksızın karar verilmesi cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırmaya dayanılarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmaz bölümlerine ait temin edilebilen en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek, taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre Hazine tapusunun tesis tarihi olan 1958 yılından 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, taşınmazın bulunduğu yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız yerel bilirkişiler ile aynı yönteme göre belirlenecek taraf tanıkları, teknik bilirkişi, 3 kişilik ziraat mühendisleri bilirkişi kurulu ve jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişinin katılımıyla keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında davacı tarafın dayandığı vergi kayıtları tek tek yerel bilirkişi yardımı ve fen bilirkişi eliyle uygulanmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin ne olduğu, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başladığı, kim tarafından, ne zamandan beri ne şekilde kullanıldığı, taşınmazın muris ...’den kaldığının anlaşılması halinde terekesinin taksim edilip edilmediği hususlarında maddi olaylara ayrıntılı dayalı bilgi alınmalı, keşifte alınan beyanlar komşu parsellerin tutanak ve dayanağı kayıtlarla denetlenmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinden toprak tevzi çalışmalarının yapıldığı tarihlerde ve öncesinde çekilmiş hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmaz hava fotoğraflarında gösterilmesi istenilmeli ve bu yerlerin önceki ve şimdiki niteliğinin arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı; ziraatçı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazın öncesinin niteliği, toprak yapısı ve bitki örtüsü hususlarında komşu parsellerle mukayeseli değerlendirmeyi içeren, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmazların değişik yönlerden fotoğrafları çektirilerek rapora eklenmeli; fen bilirkişisinden, yapılacak keşif ve uygulamaları izleyip denetlemeye olanak veren krokili rapor alınmalı; belirtilen şekilde yapılan uygulama sonunda Hazine tapusunun tesisinden geriye 20 yıllık zilyetlikle iktisap koşullarının davacılar yararına gerçekleşip gerçekleşmediği değerlendirilmeli, ayrıca tespit gününde 5602 sayılı yasanın 6335 sayılı yasa ile değişik 13. maddesi yürülükte olmakla birlikte yargılamanın devamı sırasında yürürlüğe giren ve davalı açısından kazanılmış hak niteliğinde bulunan 766 sayılı Yasa’nın 33. maddesi ile zilyetlikten her bir taşınmazda 100 dönüm miktarında mülk edinilmesi mümkün bulunduğu göz önünde bulundulmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, taraf vekillerinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.