18. Ceza Dairesi 2019/9203 E. , 2019/14173 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Müstehcenlik, özel hayatın gizliliğini ihlal, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Hakaret suçundan verilen kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ... müdafisinin, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- Müstehcenlik suçundan kurulan hükmün temyizinde ise;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, çocukların müstehcen görüntü üretiminde kullanılması ve elde edilen bu görüntülerin İnternet yoluyla yayınlanması eylemlerinin, maddi unsurları farklı olan ve TCK’nın 226/3 ve 226/5 maddelerinde düzenlenen iki ayrı müstehcenlik suçunu oluşturduğu, bu bakımdan sanık hakkında her ne kadar 226/5 maddesinde tanımlanan müstehcenlik suçundan hüküm kurulmuş ise de, aynı Yasanın 226/3 maddesinde tanımlanan müstehcenlik eylemi nedeniyle zamanaşımı içerisinde ayrıca dava açılabileceği öngörülerek, yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen müstehcenlik eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK"nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesinin, infaz evresinde resen gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
3- Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince,
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Somut olayda; sanığın yaşı küçük katılan ... ile cinsel ilişkiye girdiği sırada görüntüleri kayda aldığı, bu görüntüleri yaşı küçük katılanla aralarının bozulması üzerine 11/03/2013 günü katılanın annesi ..."e vererek katılanın rızası ve bilgisi dışında ifşa ettiği, bu şekilde özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu işlediği kabul olunarak sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de, sanığın bahsi geçen cinsel içerikli görüntüleri internet yoluyla yayınlaması biçiminde ayrıca eylemi kabul olunarak TCK"nın 226/5. maddesinde tanımlanan müstehcenlik suçundan mahkumiyetine karar verilmesi karşısında, sanığın bundan ayrı şekilde görüntüleri yaşı küçük katılanın annesi ..."e vermesi şeklinde eyleminin bir bütün halinde müstehcenlik suçunun unsuru olarak kabul olunması gerektiği gözetilmeyerek, sanık hakkında suçun nitelemesinde yanılgı sonucu, ayrıca TCK"nın 134. maddesinde yazılı olan özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkması,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.